kötülüğün kaynağı birçok şey olabilir. hayatın gidişatından, eğitimsizlikten, iletişimsizlikten.. bunlar da genel olarak insan hayatının nesnel koşullarıdır.
Kur'an'da bir çok yerde Allah’ın kulları için kötülüğü irade eden olmadığı açıkça geçiyor. (Mü'min, 31 - Nisa, 40 - Kâf, 29) insanın başına gelen kötülük nefsindendir, kendindendir. bu da insanda cüz'i iradenin olduğuna işaret eder..
İnsan özünde ıyidir. Yaşamla kendi öźünü kaybedebiliyor. Eğitim bunun üstesinden gelir. Bunla birlikte bunun koşulu sağlanmalı. Kötü olan davranışlardır yani. İnsan denen varlık mükemmeldir. Mükemmel olan mahiyeti itibarıyla kötü olamaz.
Nesnel koşullardan kaynaklanıyor olsa bunca kötülüğün olduğu dünyada iyi kalpli insanlar kalmazdı, içinde bulunduğumuz bu zamanda iyi kalpli insan sayısını göz önüne alırsak nesnel koşullardan kaynaklandığını da inkar edemeyeceğim.
En büyük kötülük cehalettir, öyle ki, bazen iyice düşünmeden yaptığınız bir iyilik bile kötülüğe dönüşebilir. Çünkü özde bulunan kötülüğü görebilmenin tek yolu körü körüne kendi çıkarlarına hizmetten kurtulmak yani farkındalık geliştirmektir... Özünde iyi olan bir insanın kötülüğü geçicidir. Ama görebilmesi şartıyla...
İbnü'l-Arabî şöyle diyor; "Sürekli iyiliğinden söz edeni, elinden çıkan bir kötülük, utandırarak susturur."
İyiliği sahiplenirsek, kötülüğü de kabullenmiş oluruz, ben iyiyim demek, kötü de olabilirim demektir... Bu yüzden iyiliğe de, kötülüğe de kol kanat germemeli...
Sonuç itibariyle... Zayıflıklarımıza güvenirsek 'kötülük' kazanacaktır...
Kötülük, dışarının içeriye sirayet etmesiyle ortaya çıkan durumlar toplamıdır. Kimse doğuştan kötü değildir lakin çevrenin etkisiyle biraz da gende bulunan bazı kişilik özellikleriyle dışarıdan içeriye oradan da tekrar dışa yansıma şeklinde zuhur ediyor olabilir 🤔
Bu durum insanın dışarıya göre şekil alan, cisimleşen, idrak edemeyen, şuursuz güçlerin etkisinde kalan olarak indirgemek olmaz mı? Allah iyiliği de kötülüğü de insanın doğasında var etmiştir mesele nefse hakim olmak. Yoksa nasıl sınav olacak? :))