Senin dilediğin birşeyi Allah sana vermiyorsa onun dilediği birşeyi sana sakladığı içindir.
Allah'ın Seni istediğin şeyden mahrum ettiğini sanıyorsun, hâlbuki o iş senin sandığın gibi değildir, nice mahrumiyet gibi gözüken şeylerin perde arkasında daha büyük ikramlar saklıdır.
Sen bilgin ve hayalin kadar istiyorsun hâlbuki Allah kerem ve ihsânının büyüklüğü kadar nimetler bahşetmek istiyor sana!
Tabir caizse, sen dilenci kadar istiyorsun biz ise sana sultanlara yaraşır ikramı vadediyoruz, diyor Allah.
Ey can, geleceğin(yarının) gamını çekme, içinde bulunduğun sorunları çözmemişken ne diye çıkacağını bile bilmediğin günün gamını çekersin, dününde ve bugününde seni unutmayan Allah, Yarınını mı unutacak?
Bak İmam Cafer'i sadık aleyhisselam hazretleri ne buyuruyor;
Hasbillah ve nimel vekil sığınağı var iken korkana şaşarım.
Unutma ki ey can, Ne bir tek derdi olan sensin ne de bir tek gam çeken sen!
Bilmez misin ki bu dünyanın hamuru gam ve keder üzerine yoğurulmuştur.
Nice Enbiya nice evliya bu gam ve kederden nasibini almışken sen almayacağını mı sanıyorsun?
Yapman gereken şey sabırdır, duadır, iş ve takdiri sahibine havale etmektir.
Her bela ve musibette su koyuverceksen kulluğunu ne zaman yapacaksın?
Her gam ve dertte Allah'a küseceksen İslam'ın emrettiği sabrı cemili ne zaman göstereceksin?
Eğer gücüm yok, sabrım tükendi diyorsan, unutma ki seni yaratan Allah'ın var,!
Neden ona yönelip niyaz etmiyorsun ki?
Niye ellerini açıp "Ey mutlak Kavî ve Kâdir olan rabbim gücümün bittiği yerde gücüm sen ol, takatimin bittiği yerde takatim sen ol, sen ki yedi yerin ve yedi göğün malikisin, sen ki dünün bugünün ve yarının sahibisin, bana mutlak gücünden güç ver, beni Sabur isminin sırrından nasiplendir, diye dua ve niyazda etmiyorsun.
Hem böyle bir rabbin var iken neden kendini yanlız hissedersin ki.
Kalk, silkelen, kendine gel ve bir an senden gafil olmayan rabbine niyaz et, ona iltica et, ona yönel ve ondan iste herşeyini.
Ondan gayrı kimimiz var? ondan başka kapımımız mı var?
Unutma kelimeyi tevhidin bir manası da budur, Samed isminin bir sırrı da budur.
Vahdet ve teklik Allah'ın sıfatıdır, biz aciz kullar ise ona yönelmek zorundayız, istesekte istemesekte kalem onun kader onun ve onun mülkünde onun dilediğinin dışında birşey vukû bulmaz.
Bu yüzden Ona kul olduğumuz, onunda Rabbimiz olduğu bilincinden şaşmayalım, ve onun bizden razı olacağı şekilde kulluk yapmaya gayret edelim.
Allah'u Teala Zümer suresinin 10.ayeti kerimesinde şöyle buyuruyor;
إِنَّمَا يُوَفَّى الصَّابِرُونَ أَجْرَهُم بِغَيْرِ حِسَابٍ
Muhakkak sabredenlere mükâfâtları hesabsız olarak verilecektir.
Rabbim hepimizi darlıkta ve bollukta rıza minvali üzere eylesin, ona hakkıyla kulluk etmekle bizleri müşerref kılsın.
Amin.
🥀 Seyyid Muhammed Ruhi