...bir zamanlar iyi olduğum için kendime çıkıştım ve dedim ki kendime;
"Gerçekten, tutabilseydin dilini dişlerinin arasında, bir şeyler olabilirdin belki de. Hiç değilse bir kasabanın papazı ve pek çok yoksul insanı avutabilirdin ve sonra ötede ve berideki çıplak sırtı örtebilir ve boş karnı doyurabilir, çare olabilirdin birçoklarına ve insanlar senin iyiliğinden bahseder ve sen de iyi düşünürdün kendin hakkında ve bütün bunları kaybettin bazı büyük adamlarla söz alışverişin yok diye ve bir an için gözünü yummadın diye, cinayet ve haksızlık ve merhametsizliğe. Ve şimdi, sen hiçsin ve çaresiz, kendir senin için serpildi, büyüdü ve koparıldı ve eğrildi. Ve bak orada, senin darağacının urganı! Hepsi boşuna, boşuna."
Gerçekten, dostlarım, zayıflığımda böyle düşündüm ve ıstırap çektim...