Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

~ Yaşamım boyunca nice kör, topal, çolak insan görmüştüm. Her şeyi kaybetmelerine rağmen bir yaşamdır sürdürüp gidiyorlardı... Bütün bu yaşantılar bana galiba insanın bir organından yoksun yaşamını sürdürebileceğini öğretememişti. / 36 ~ İçimde, yeni açılan bir umut kapısına yaklaşanların mutluluğu değil, önemli bir sınav kapısı önünde sıra bekleyenlerin tasalı gerginliği vardı. / 49 ~ Birçok düşünür, uygarlığın çeşitli tanımını yapmaya uğraşmıştır. Bu, engellilerin de, ayrıcalıklarına rağmen kendileri gibi bir insan olduğunu unutmamaktır. / 77 ~ Zaman zaman insanın yaşam akışına yön veren güçlerin ne olduğunu düşünmek zorunda kalırım. Alın yazısı çok sığ ve akılsızca bir yorum gibi gelir bana. İnsanlar gerçekçi açıklama yolu bulamadıkları karmaşık durumlarda çoğunlukla böyle kaderci düşünceleri kalkan olarak kullanırlar. Tüm bu başarı ve başarısızlıklarını, böyle kendi dışlarındaki bir gücün sırtına yükleyivermek onları sorumluluktan kurtarıp rahatlatır. / 81 ~ Tam geleceğim için güvenli bir dalı tuttuğum sırada, yeniden güvensizliğin çalkantısı ortasına fırlatılmak her şeyi altüst etmişti. / 88 ~ Neydi bu anlaşılmaz, beklenmedik çöküntünün nedeni? / 92 ~ Varlık ve mutluluğu başkaları için paylaşmak insanlık görevidir. / 121 ~ Yurtseverliği, onun taşını, toprağını evinin bahçesi gibi benimseyip, donatıp bakacak, olduğundan daha görkemli ve verimli duruma getirmek için güç ve yeteneklerini harcamaktan kaçınmayan bir aydın kuşağı yetiştirmeyi başardığımız zaman uygarlığın gerçek yolunu bulmuş olacağımıza inanıyorum. / 123 ~ Kazandığım özgürlükten mutlu, fakat yaşamına yeni bir düzen vermek zorunda olanların tasası vardı içimde. / 125 ~ Görmeyen bir insanın hiç yardım aramadan kendi başına başarabilmesi doğal olan birçok şeyleri görenler şaşı kalıyor, neredeyse bunu olağanüstü bir yetenek olarak değerlendiriyorlardı. / 127 ~ Doğduğumuz günden başlayarak toplum bize gerçek duygu ve düşüncelerimizi değil de uygun olanları ortaya vurmaya zorlamaz mı? Canı yanıp ağlayan çocuğu, susturup gülümsetmeye, kıskandığı kardeşini yumruklayıp saçını çekene onu kucaklayıp öpmesini önermez miyiz? / 130 ~ Bazen isteğinizi 'olur' diye karşılayan sesin niteliği gerçekte 'olmasa daha iyi' ya da 'bıktım bu arkası gelmeyen isteklerinden' anlamını yansıtmaz mı? Kendine güvenenle, güvensizin ; şaşkınla, ne istediğini bilenin ; sevenle, nefret edenin ; akıllı ile, duygusalın ; yoksulla, varlıklının ; içtenlikle, riyakârlığın sesleri de dış görünüşler kadar değişik ve anlamlıdır. / 131 ~ Karşısındaki insanın ayrıcalığını olumlu ya da olumsuz renklere boyayarak, çevrenin ve kendinin dikkatini ayrıcalık üzerine çekmek, duygu kabalığından başka bir şey değildir. / 132 ~ - Doktor, ne dersin? Sağırlık mı daha zor ve çekilmez bir dert, yoksa körlük mü? + Bana sorarsanız patavatsızlık ikisinden de beter bir derttir. / 134 ~ Sanırım, kendilerinden farklı olanlara da, temelde insan olarak karşılayıp benimsetmeye alıştırmak dünya barışının temel sorunu. Rengi, inançları, varlığı, dili ve dîni bizden farklı olanları da kendimiz gibi insan olarak görmeyi öğrendiğimiz zaman ne din, ne politika, ne de gelişmişlik ve geri kalmışlık yüzünden insanların birbirleri ile didişmelerine neden kalmayacaktır. / 135 ~ Anlaşıldığına göre aynı şeye bakan insanlar bir ölçüde de olsa aynı şeyleri görmüyorlar. Kişilikleri, geniş yaşantıları, edindikleri değer yargıları algılarını ve yorumlarını etkiliyordu. / 139 ~ Gitmek istedikleri yere, yolculuğun her adımının doya doya tadını çıkararak gitmek varken insanları, hızlı, daha hızlı koşturmaya zorlayan nedir acaba? Belki bunun köklerinde kovalamak, ya da kaçıp kurtulmak zoru yatıyor. / 144 ~ Trafik ve uçak kazaları dışında, petrol bunalımı, atom başlıklı kıtalar arası füzeler, insan kökünün dibine kibrit suyu sıkacak modern savaş araç ve yöntemleri, hız tutkusunun ürünleri değil mi? / 145 ~ Bu beton ormanından uzaklaşabilmek bana bir tür kurtuluş gibi gelmişti. / 157 ~ İnsan ilişkilerinde beni etkileyen yönlerden birisi de, mevkii ve kimlikleri ne olursa olsun herkesin biri birinin dengiymiş gibi davranılmasıydı... Görev yetkisi ne olursa olsun belli ki herkes birey ve insan olarak ötekilerle eşdeğerde olduğuna inanıyordu. / 161 ~ İnsanı, iki temel sakatlığa rağmen, insan olarak yaşayabilecek gerekli bilgi, beceri ve alışkanlıklarla donatmak amacı ile harcanan emek ve para, insana verilen önemin göstergesi olduğuna kesinlik kazandırıyor. / 162 ~ Her şeye rağmen iki kuşağın arasında geniş bir beklenti ve değer yargısı uçurumu oluştuğu ortadaydı. Yaşlılar hâlâ kopup geldikleri ülkenin uzantısı sayılacak bir yaşantı sürdürürken, yeni kuşak kendilerini her şeyleriyle burada oluşmuş kültürün bir parçası ve geleceği gibi görüyorlardı. / 164 ~ Geleceğe dönük beklenti ve özlemlerim öncelikle doğduğum ülkede kendimi nasıl bir işe yaratabileceğimle ilgiliydi. / 180 ~ Burası insanın yarattığı bir cehennem gibiydi. / 182 ~ Kişisel girişimin gelişip ürünler verebilmesi, herhalde büyük ölçüde bu toplumsal desteğin varlığına bağlı olmalı. Bu da sanırım öncelikle insana inanıp güvenmekle gerçekleşiyor. İnsanın yetenekleri ve iyi niyetine karşı sürekli kuşku duyup, engellemek amacını benimsemiş ortamlarda, özel girişimin kök verip filizlenebilmesinin çok zor olmasına da sebep bu olmadı. / 202 ~ Karşınızdaki insanın adınızı hatırlayacak kadar size ilgi duyması, gönül kazanabilmenin ilk adımıdır. / 223 ~ Bilginin, bilgi olarak aktarılmasından çok, belirli bir takım eğitim amaçlarının gerçekleştirilmesinde bir araç olduğu benimseniyor gibiydi. / 236 ~ Her gün her yerde karşımıza dikilen fakat kızarıp, işitmezlikten gelmeyi seçtiğimiz bu sorunlar üzerinde de durmak gerek. / 237 ~ Sanırım insanlar sakatlar konusunda çelişkili duygu ve düşünceler taşıdıkları için, becerip başarabildiğim en yalın şeyleri bile herkeste bulunmayan kutsal bir sezginin belirtisi gibi görüyorlardı. Belki de bu çelişkiyi, daha temelli olan güçsüzlük inancı yaratıyordu. Onlarca hiçbir şey başaramaz sanılırken, bazı şeylerin üstesinden gelebilmem, öteki insanlarda bulunmayan bir yeteneğin ürünü gibi görülüyordu. / 241 ~ Unutmamak gerek ki, önemli olan insanın ne olduğundan fazla gözükmeye çalışarak kabarması ne de olduğundan fazla gözükmeye çalışarak kabarması ne de olduğundan eksik görünmenin ezikliğini duymasıdır. / 242 ~ Öğretmenliğin, ne pahasına olursa olsun, öğrencilerin kafalarını yararlı ve yararsız bilgilerle doldurmak olmadığını benimsemiştim. Eğitimde bilgi ve beceri kazandırmak kendi içinde amaç değil çocuğun kişilik, karakter ve uyumunu geliştirecek bir araç olarak görülmesi gerekir. Bu aracın işe yarayabilmesi için, neyi ne zaman ve hangi yöntemlerle kazandırmak gerektiğini öğretmenin iyi bilmesi zorunluydu. Bilgi ve beceri aktarma uğruna öğrencinin benlik duygusunu, nefsine güvenini, öğrenme ilgi ve isteğini köreltmekten veya yıpratmaktan kaçınmanın önemi büyüktür. / 242 ~ Program, kutsal kitaplar gibi herkesin uyması zorunlu sayılan ve her çocuğu aynı kalıba dökmeye uğraşan bir araçtır. / 245 ~ İnsanları canavarlaştırmaya iten en büyük kaynak, çevrelerinde kolayca sömürüp kullanabilecekleri, kendilerinden güçsüz varlıkların bulunuşudur. İnsanı, insan gibi davranmaya zorlamak için de, dilediği zaman her zayıfın bileğini bükemeyeceğine inandırmaktır. Bu nedenle zayıf ve sakat olanları eğiterek güçlendirmek, sağlam olanların da uygarlaşmasını kolaylaştıracaktır. / 273 ~ Bazı geçimsiz ve uyumsuz çocuklar olur ya, başkalarının arasına katılarak oynamayı başaramazlar, tüm güç ve yeteneklerini başkalarının dereboylarında kurdukları değirmenleri yıkmak, yaptıkları uçurtmaları parçalamakta kullanırlar. Ürün yaratan, yapıp kuran kişiler onları rahatsız eder. Ne yazık ki, bu tür yaratıklardan bazılarının yetki ve sorumluluk mevkilerine oturtuldukları da oluyor. / 275 ~ Bir ülkenin kişiliği, sınırına ayak basar basmaz hemen kendini belli ediyor. / 287 ~ Uygarlık tarihimize bir göz atıldığında, insan neredeyse yapıcı ve yıkıcı iki gücün savaş halinde olduğunu kolaylıkla görebilir. Ülkenin hemen her köşesinde yarım kalmış bir yapı, fabrika, köprü ya da yol vardır. Bunlar, birisinin başladığı işi, onu izleyenin horlamasından orda kalıp, ölü yatırımlara dönüşmüyor mu? / 298 ~ İktidar tahtına bir kez oturan politikacıyı, kısa sürede kendi dışında doğru ve iyiyi bilen olmadığına inandıran nedir?.. Toplumun özellikle geçim ve çıkarlarını iktidara bağlamış olanların aralıksız onları Tanrılaştırma ve insanüstü yaratıklar gibi görme ve gösterme çabalarının da başlarını döndürmekte rolü mutlaka vardır. İnsanoğlu ne kadar güçlü ve yetenekli olursa olsun zaaf ve kusurları da olan bir yaratıkdır. Aynı ilke kötü ve zararlı sayılan insanlar için de geçerli... Kudretli olanları, hiçbir kusur ve eksiği olmayan, yarı-tanrı durumuna sokunca çok geçmeden onların da buna inanmaya başlaması kaçınılmaz oluyor. O duruma düşünce de eleştirenlere öfke, tabii ki doğaldır. / 300 ~ Oysa boş vakitlerini nasıl geçireceğini kestiremeyip sıkıntıdan bunalan, ya da bu saatleri oyun masalı çevresinde, sinir gerilimiyle saçıp savuran ne kadar çok insan var. / 325 ~ Kısacası, bir çoğumuzun insan sevmeyi, onunla yürekten ilgilenmeyi ve kendinden bir şeyler vererek başkalarının mutluluk ve güvenini sağlamayı öğrenmeye çok ihtiyacımız var. Düşkün ve yoksula, sakat ve yalnıza sadece birkaç damla göz yaşı bağışlamak armağanların en ucuz ve değersizidir. / 326 ~ Sessizliğe alıştıkça da başkaları ile her gün paylaşılan bir dünyaya tek başına sahip olmanın lüksü duygusu başlıyor. / 331 ~ Ben denizi her haliyle seviyorum. Dilimden ve gönlümden onun kadar iyi anlayan, her zaman anladığım bir dille konuşan yok gibidir. / 332 ~ Evrenin bu ufacık dünyasının yüzünü dolduran binlerce yaşam türü arasında insan gibi ölümsüzlük özlemi çeken başka varlıklar da var mı acaba? ~ Her neyse, tüm bunlar bir inanç durumu. Ne inananları caydırmak, ne de inanmak istemeyenleri inandırmak mümkün. Bana göre gerçeğe en çok yaklaşan Yunus olmuş ; yaşayanlar göçenlerle bağlantı kurmaya uğraşıp dursunlar, gidenler "Ne söylerler, ne bir haber verirler." / 339 ~ Bu ömür artığı başı boş geçmeye bırakılmaz. Umup da elde edemediklerimizi, uzanıp da tutamadıklarımızı yakalama zamanıdır. / 340
·
236 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.