Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bu yüzden edebiyat dergileriyle arama mesafe koyalı çok oldu...
Dergilerimizde fikir adamı tabusu var. Bu tabu, 1960'larda ortaya çıkan dergilerde eser vermiş yazarlara "müridce" bağlılık geliştiren ve eserini kendi fikrine dayalı olarak değil, "üstad"ın fikirlerinden, "maneviyatından" aldığı destekle ortaya koyanlar tarafından imal ediliyor. Böylece "paradigma dışı" söylemle "üstad"lara yaklaşan yeni yazar çevresi oluşmuyor. Mevcut "edebi/fikrî kamu" yeni fikirlere açık olmadığı için tıpkı engizisyon gibi çalışıyor. Bir yazar yeni fikir, üslûp, paradigma ifade etmek için yola çıktığında "buraya girilmez" deniyor. Muhafazakâr kesimde iki elin parmakları sayısına anca ulaşan bir "üstadlar" zirvesi var. Bütün sempozyumlar, edebî/fikrî toplantılar onlar adına ve onların eserlerinin yeniden güncel söyleme dönüşmesi amacıyla yapılıyor. Edebî/fikrî dergilerde "yayımlanabilir metin"ler için "orjinallik" değil, fetişizm esas alınıyor. Besim Dellaloğlu: "Kaynaklarını eleştirel bir biçimde bile olsa ciddiye alamayanı, Batı’da kimse ciddiye almaz. Köken, aynı zamanda hedeftir. (yani eleştirilmelidir)."
Lütfi Bergen
Lütfi Bergen
·
63 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.