Gönderi

Kısacası tekkeler ve zaviyeler, yüzyıllar boyu bu işlevlerini sürdürüp devletin mânevi kanadını oluşturdular... Tekke ve zaviyelerin kapatılmasıyla birlikte işte bu kanat budandı: Tabiatıyla toplum da bu kurumların olgunlaştırıcı nefesinden mahrum kaldı. Çünkü tekke ve zaviyeler Osmanlı insanının ilim, fikir, zikir, huzur, olgunluk, mutluluk merkezleri olmanın yanı sıra, aynı zamanda Kitle Eğitim Merkezleriydi. Bu işlevleriyle, topluma, yüzyıllar boyu hayat kaynağı olmuşlardı.Tekke ve zaviyelerde gündüz iş ve eğitimle geçen zaman, yatsı sonrasında zikirle devam eder, şahsi kemalât (olgunluk) arayışı "halâka-i zikir" içinde kitleselleşip, yine bu mekânlarda birlik beraberliğe dönüşürdü. Nice ham yürek, tekke ve zaviyelerde olgunlaşmıştı. Osmanlı Devleti'ni inşa eden hamle, böyle bir coşkunun eseridir... Osman Gazi'nin ruhu ve şuuru, Şeyh Edebali tekkesindeki sohbetlerde kıvamını bulmasaydı, Osmanlı Devleti tarih sahnesine çıkabilir miydi?
Sayfa 69
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.