Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Bir kız bir kere azmaya görsün, derim ben. Eğer kızının okuldan çıktıktan sonra sokaklarda oynaması senin tek üzün­tünse yine talihin varmış derim. Tam şu dakikada mutfakta ol­ması gerekiyor diyorum, oysaki o yukarıda odasında yüzüne boya sürüyor ve tencereleri et ve ekmekle dolmadıkça ayakta duramayan altı zencinin ona kahvaltı hazırlamasını bekliyor. Ve annem de diyor ki, "Okul yönetmenlerine göre ben kıza söz dinletemiyormu­şum , ben kıza ... " "Ama," diyorum. "Dinletemiyorsun, öyle değil mi? Onun­la hiç uğraşmadın," diyorum. "Artık bundan sonra nasıl başla­yabilirsin, kız on yedisine vardı?" Bir süre düşündü. "Ama onlara göre ... Karnesi bile olduğunu bilmiyordum. Bu yıl artık karne kullanmayacaklarını bana söylemişti geçen sonbaharda. Ve şimdi de profesör Junkin beni telefona çağırıyor ve bir daha okula gelmezse okulu büsbütün bırakması gereke­ cek diyor. Nasıl yapar bunu bu kız? Nereye gider? Bütün gün şehirdesin, sokaklarda gezseydi sen görürdün." "Evet," diyorum. "Ama sokaklarda gezseydi. Ben hiç san­mıyorum ki herkesin gözü önünde yapabileceği bir şey için okuldan kaçmış olsun," diyorum. "Ne demek istiyorsun?" diyor annem. "Hiçbir şey demek istemiyorum," diyorum. "Sizin sorunu­zu cevaplıyorum yalnızca." Sonra yeniden ağlamaya başladı, etinden ve kanından olanların nasıl kendisini lanetlemek için ayaklandığını anlattı.
Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.