Travma-Beyin-Hastalık Triadı'Yazarın dili aslında o kadar yalın ve anlaşılır ki, üniversitedeki anatomi ve fizyoloji derslerinin de bu şekilde rahatlıkla anlatılabileceğini keşfettim. Barış Bey’in kitaplarında kullandığı bir tarzı var: İlk bölümlerde önce kitabın içeriğinden bahsediyor ve okuyucuya bir inanç ve güven oluşturuyor. Sonrasında esas meselemiz beyinle olduğundan beynin kısaca fizyolojisine giriyor ve yormadan ufak ufak bilgilerle olayların mekanizmasını açıklıyor. Sonrasında da esas pratik bölüme geliyoruz. Burası işin en eğlenceli kısmı. Hangi hastalıkların hangi travmalardan oluştuğunu, travmalarınızı nasıl bulacağınızı ve bulduktan sonra onları nasıl yok edeceğinizi adım adım gösteriyor.(Nlp ve neuroformat teknikleriyle-Hikaye tekniği-Baskın el kuralı-Hangi beyninizi daha fazla kullandığınız vd.) Ayrıca literatürdeki yaygın birçok hastalığı da çok güzel özetlemiş. Benim için mevcut literatür bilgilerimi de güncelledi...
Şunu da söylemeden geçemiycem; bazı sabırsız, okumayı bilmeyen insanlar sırf zahmet edip okumadıklarından incelemelerde de haksız yere kitaba kötü davranmışlar. Bu Barış Bey’in okuduğum 2.kitabı ve 3.sünü de okuyacağım. Bana kalırsa bu kitap Türkiye’de hak ettiği değeri görmüyor ve ne yazık ki sadece basit kişisel gelişim zırvalarıyla karıştırılıyor...
Son olarak şunu belirteyim: İnsanlar kendi özlerine inmeye çabalasalardı bunu gerçekten başarırlardı ve aslında modern tıbba da çaresizce bel bağlamazlardı. Bunu söylüyorum çünkü herkes yaşamında bir şekilde özünü unutuyor ve her problemde kapitalist ilaç firmalarına sığınıyor. Bunu anlayabilmek için tek çözüm kendimizi sevmek ve özümüze kulak vermek. Bu bahsettiğim şey tıpkı Platon’un mağara metaforundaki duruma benziyor. Ne zaman ki sürüden ayrılır özünüze dönersiniz ve gerçekten bunun bilinciyle yaşarsınız, işte o zaman gerçek karşınıza tüm çıplaklığıyla çıkacaktır..
