Kitabın adı beni baya etkiledi açıkcası meraklaya okumaya başladım, dedim ki Ben’e Yolculuk nasıl?
Ben küçüklüğümden beri günlük yazarım okurken sanki yazarımızın günlüğünü okuyup beraber bu konu hakkında sohbet ediyoruz gibi hissettim.
Kitaplığıma bir güzel kitap daha kazandırdım ama kendi benliğime de bir dost kitabı kazandırdım diyebilirim…
Kitabın önsözünden bahsetmek istiyorum. Bir çok kitapta önsözler okumadan geçilir ya, kitabı alıp okumak isteyen arkadaşlarımıza mutlaka önsözü okumalarını öneriyorum. Kitabı yazarken ne aşamalardan geçmiş ne güzel dostluklar edinilmiş anlatıyor ve bir dost ne kadar önemli onu anlatıyor.
Kitapta yazarımız yeri geldi kendiyle takıldı, dalga geçti, yeri geldi bize kendimizin hatalarını kendi yaşadıklarıyla anlattı. Bizim başımıza gelse nasıl işin içinden çıkacağımıza dair mesajlar verdi.
Her bölümünü ayrı beğendim ve Eşya dini diye adlandırdığı kısımları okurken aslında ne kadar kendimizi kaybettiğimizi de gösterdi. Ama bir bölümü vardı ki ilk “Aynadaki Adam” bir başkaydı. O bölüme geçince beni ilk karşılayan şu sorular beni çok düşündürdü;
-Değişim kimden başlamalı?
-Çare kimde?
-Birşey yapmalı?
-Ben kimim (işte en önemli bu soru bence bir çoğumuz kendimizi tanımıyoruz)
-Aynanın ardında ne var?
-Sen kimsin?
Bence sizde bu soruları bi düşünün cevaplarını yorumlarda buluşturalım
Yazarımıza çok teşekkür ederim böyle güzel bir kitabı bize kazandırdığı için kaleminize sağlık hocam. 
Özgür Baykut
··
18 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.