Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Yaşadığımız hayata bir anlam bulmak konusundaki acınası çabamızın bizi canımızı feda etmeye götürmesinden daha zavallı bir durum düşünemiyorum. Bazılarına göre hayat, uğruna öleceğin bir şey varsa anlamlıdır. Ne kadar şiirsel! Peki uğruna öleceğin şeyin anlamını belirleyen şey ne? Onu da buldun diyelim, onu anlamlı kılan şey ne? Bu şekilde bir döngüye girersin ve sonunda varacağın yer anlamsızlıktır. Vatan için canını verirsin ama bakarsın ki aslında bir devletin sahiplerinin bazı ticaret yollarını elinde tutması falan gibi bir şey için ölmüşsündür. Devrim için canını verirsin ama eskisine rahmet okutacak birtakım zorbaların iktidarı ele geçirmesi için ölmüşsündür. Allah için canını verirsin ama her şeye gücü yeten bir varlığın neden senin canına ihtiyaç duyduğunu sorgulamayı kendine yasakladığın için ölmüşsündür aslında. Senin anlam sandığın, anlamanın bile isteye reddedilmesinden başka bir şey değildir. Bütün bu arayış, hayatın soğuk ve renksiz asıl anlamını kabullenmekte zorluk çekmemizden kaynaklanıyor. Hayat dediğimiz şey, karbon atomunun olağanüstü bileşik kurma becerisi sayesinde haddinden fazla şişmiş sarmal şeklinde bir molekülün, hasbelkader kendini kopyalamaya başlamasından ibarettir. Hasbelkader... Tesadüfen bile değil, çünkü tesadüf diyebilmek için ortada birbirine tesadüf eden birden fazla şey olması lazım. Oysa sadece hayat var ve sadece var olduğu için var. O yüzden hayatın kendisinden daha anlamlı bir şey yok.
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.