Gönderi

Kuran'da Büyüklenme ile Ne Kastediliyor?
35 Fatır/42-43. Kendilerine bir uyarıcı gelirse, bütün ümmetlerden daha çok doğru yolda olacaklarına dair bütün güçleriyle Allah'a yemin etmişlerdi. Fakat kendilerine uyarıcının gelmesi, orada büyüklük taslamaları ve kötü düzen kurmaları yüzünden sadece nefretlerini artırdı. Oysa kötü kurulan düzene ancak sahibi düşer. Öncekilere uygulanagelenden başkasını mı bekliyorlar? Sen Allah'ın uygulamasında bir değişme bulamazsın. Sen Allah'ın uygulamasında bir sapma bulamazsın. (441) 44. Yeryüzünde gezmiyorlar mı ki, kendilerinden öncekilerin sonlarının nasıl olduğuna baksınlar? Onlar, kendilerinden daha güçlüydüler. Göklerde ve yerde Allah'ı aciz bırakabilecek hiçbir şey yoktur. Şüphesiz, O bilendir, güçlüdür. (441) Burada, Araplar'ın Hz. Muhammed'in peygamberliğini ilanından önceki peygamber beklentilerine işaret edilmektedir. Ancak Araplar Hz. Peygamber'in peygamberliğini ilan etmesinden sonra, onun en azılı düşmanı kesilmişlerdi. Kur'an onların bu tutumunu 'orada (Mekke'de) büyüklenme' (istikbâr) ve 'kötü bir tuzak' olarak nitelemektedir, zira onların Hz. Muhammed'in peygamberliğini tanımamalarının hiçbir makul ve ahlaki gerekçesi yoktur. Bu bölümde yer alan pek çok ayete yansımış bulunan 'şairlik' ve 'mecnunluk' gibi iftiraları dışında, tek doğru gerekçeleri, onun da kendileri gibi herhangi biri olmasıdır (21 Enbiya/5; 37 Saffat/36; 52 Tur/30 vd.). Kur'an, Arap toplumunun önde gelenlerinin asıl hazmedemediklerinin, hiç ummadıkları birinin (25 Furkan/41), kendi düzenlerini alt-üst edecek fikirlerle ortaya çıkması olduğunu bildirmektedir. . Peygamberlik birine verilecekse, bu onlardan biri olmalıydı ki, düzenlerini devam ettirsinler. Kur'an'ın 'büyüklenme' dediği bu olsa gerektir.
Sayfa 567
·
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.