Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ben politikacı değilim, politikadan anlamam; mesleğinden nefret ettiğim için mensuplarını da genel olarak sevmem. Ama aziz dostum Vahid Erdem'in her zaman şükran borçlu olduğum tavassutuyla “Yarım saat içinde Konut'ta olsun” diye çağırıp, beni öpmek için ayaklarının ucuna kalkan bu sevimli, müşfik ve babacan başbakanın (Turgut Özal) hayâli, gözlerimin önünden hiç gitmeyecek. Bana gösterdiği ilginin ise, Vahid Bey'e duyduğu güven kadar, Türk mûsikîsine karşı beslediği (bir zamanlar pek yakın görüştükleri Mehmet Yazar ud çalarken birlikte şarkılar söyleyecek kadar) derin sevgiden de kaynaklandığı açıktır. Solo konserime geldiği gece, daha önceden Metin Akpinar-Zeki Alasya ikilisinin “Geceler” oyununa gitmeyi kararlaştırdıkları halde, eşini oyuna gönderip kendisi benim konserime “Cinuçen'e söz verdim” deyip yalnız olarak gelmişti. Bu kadar da değil. On dakika geç kaldığı için, salona girip başlamış olan konserin havasını bozmak istemediğinden, tiyatro müdürünün odasında tam 35 dakika oturmuş, salona ikinci bölümün başında girmek inceliğini göstermişti. Bunun, hele başbakanlık mertebesinde bulunan bir insan için, çok büyük bir sanat saygısı olduğunu ayrıca belirtmeyi dahi zâid bulurum.
Sayfa 304Kitabı okudu
··
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.