Sadece 1 hafta kalan düğününe Georgia oldukça heyecanlıdır. Gelinlik provası sırasında caddede yürüyen nişanlısının büyük sırrını keşfermesi ile işler tamamen aksi yöne ilerler. Georgia bavulunu toplayarak aniden büyüdüğü evine gittiğinde karşılaştığı manzara pekte güzel olmayacaktır. Babasının ve annesinin boşanma kararı ve satışa çıkarılan üzüm bağlarını öğrendiğinde bir karar vermek zorunda kalır. Peki ama satın almak isteyen dev bir şarapçılığa sahip olan Jacop o üzüm bağlarından vazgeçer mi? İşte orası biraz karmaşık okur. Hem geride bıraktığı nişanlısını hem aile işini düşünme fırsatı sağlayacak olan Georgia sizce neler yapacak?
Aklımda tam olarak şu söz yankılandı "nereden biliyorsun altının üstünden daha iyi olmayacağını" Keyifle okunacak bu kitabı tavsiye ederim.