Ermeni Edebiyatından okuduğum ilk kitap. Diyarbakır'da doğduğu mahalleyi, ailesini, orada yaşayan farklı farklı insanları sade bir dille kaleme almış yazar. Kitap teker teker farklı farklı içinizi ısıtacak öykülerden oluşuyor. Diyarbakır'ın Gâvur Mahallesinde yaşayan Ermenilerin ve Kürtlerin hikâyelerini anlatıyor. Yer yer kadınlar ve kız çocukları hakkında yazmış olduğu şeyler canımı sıksa bile (ki zaten çok eski nesillerde bu tarz düşünceler çok yaygındı) onun dışında güzel bir kitap. Kitapdan biraz alıntı paylaşmak istiyorum.
• Dünyaya ayak basan yeni misafir kız çocuğu ise, bu doğum boşa harcanmış zaman, boşa çekilmiş kürek demektir. (Mesela buna hiç ama hiç katılmıyorum tabi.)
• Biz şuna inanırdık: Ekmek yememiş bir insan tok olamaz, mutlaka açtır...
• Öğrendim ve anladım ki, sevgi oyunları başlayıp bitiyorlardı.