Yine beni sarsan, düşündüren, huzur veren bir kitap okumanın mutluluğu ile gelmiş bulunuyorum. Bu 68 sayfalık kısacık kitap, birçok toplumsal soruna İslami olarak çözüm sunan bir ütopyayı andırıyor. Aslında ütopya demek istemiyorum çünkü Asr-ı Saadet dediğimiz o enfes kardeşlik döneminde, eski Türk devletlerinde ve daha nice toplumda zamanında yaşanmış değerler üzerinde duruyor. Okumanızı kesinlikle tavsiye ederim. Ben çok faydalandım, eminim her Müslüman kendine bir pay çıkaracaktır içinden. Yine de yalnızca Müslüman kesime hitap ettiğini düşünmüyorum. İslama ve Doğu toplumlarına önyargı taşıyan biri için de aydınlatıcı olacaktır. Bediüzzaman'ın hep dediği gibi mükemmel olan insan değil islamiyet olduğu için İslamı yaşayan ve yaşamayan arasındaki uçurum kendini her zaman belli eder. Kitapta da yazar bu tahribata yönelik çözümler sunuyor diyebilirim. Kitapta canımı sıkan tek bir şey vardı, bunu görmezden gelemem ne yazık ki. Bazı yerlerde yazar Allah diyerek bazen de Tanrı diyerek kurmuş cümleleri. Kelimenin kökenini elbette biliyor ve sevgili atalarımın Orhun Kitabelerini sevip bilgileriyle gururlanıyorum ama İslâma dahil olan biri bilir ki Allah'ın 99 esması varken Tanrı kelimesi kullanmak yersiz. Eğer bu sandığım gibi dil üzerine bir gönderme değilse, bildiğiniz sebebini öğrenmeyi de çok isterim. Benim aklıma başka bir gerekçe gelmiyor ne yazık ki.

Diriliş Neslinin AmentüsüSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 202218,7bin okunma

·

19 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

allthebrightstories