Okumaya başladığımda içimde istemsizce bir kuşku ve merak oluştu. Bilinmeyen kadının aslında hiç var olmadığı seneryoları geldi aklıma. Sonra okurken kendimi mektubu okuyan kişinin yerine koydum. Ben olsam az da olsa korkardım dedim. Birisi tarafından böylesine izlenilmek, incelenmek insanı tedirgin eder diye düşünüyorum.Kitabın benim kafamdaki gidişatla ilgisi olmasa da günün sonunda yine bir kadına üzüldüm. Kendi hayatının başrolünü başkasına verip, kendisini acılar içindeki figüran yaptığı için. Gerçekten mutlu olduğunu düşündüğü anlarda bile mutlu olamadığı için. Hikaye birebir aynı olmasa da benzer hayatları yaşayan insanlar var. Kendini görmeden ,bilmeden, sevmeden başkası için yaşayan binlerce kişi. Sonunda mektup bırakmasalar bile gidişleri ortak. Malesef onların hepsi "bilinmeyen kadınlar".