Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

150 syf.
4/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Sade'yi anlamak her şeyi anlamak olacaktır!
Marquis de Sade
Marquis de Sade
! Seninle geç tanıştık usta! Ama olsun henüz gencim neyseki... Sade'yi bilen bilir zaten uzun uzadıya yer altı edebiyatının nadide yazarıdır vs. tarzında kendisini tanıştırmayacağım lakin dikkat çekmem gereken bir nokta cinsel sahnenin olmadığı bir eserdi. Açıkçası her sayfayı "hani nerede,nerede"diye okudum. Çünkü kendisini öyle alıştırdı beyefendi. Kitabın adı fazla iddialı ki paylaştığım bir alıntı da bunu doğrular nitelikte idi. Yalnız yer altı edebiyatı okuyorsanız "çiçekler açmış, bahar gelmiş, kuşlar uçuyor"tarzında cümleler okuyamazsınız değerli okurlar! Sade genellikle her şeyi zıddı ile kaim kılan bir yazar. (Erdemi erdemsizlik ile, ahlakı ahlaksızlık ile anlatır çoğu kez.) Gerçi pek de normal olduğunu dile getiremeyeceğim. Ömrünün çoğunu hapiste ,akıl hastanesinde geçirmiş biri için yine de masum bana göre. "Sade'yi anlamak her şeyi anlamak olacaktır" diyor ve kendisini size takdim ediyorum Okumadan evvel fazlaca ürperdim kitaptan ve içinde karşılaşacaklarımdan ama öyle sancılı olmadı. Kızını eğitmek isteyen bir baba... Yakışıklı Franval... Eğitmek dediysem bunu teorik yahut da akademik olarak anlamayınız lütfen. Kızına, Eugénie'sine, aşık bir baba. Fikir artık ürpertici geliyor mu duyunca bilmem,belki de bu tür haberler göre göre alıştık istemsizce... Hoş ya işin alışma boyutunu sonra irdelemem gerekecek. Bir babanın kızına aşık oluşunu hiçbir mantığa dayandıramazken ben ve belki de şu an okurken siz Franval(baba) çok kurnazca bir sebep ile işin içinden sıyrılma peşinde: "Güzel bir kızın babası olmaktan dolayı suçlu olduğum için onun beni baştan çıkaramayacağını mı söylemek istiyorsunuz? Beni ona daha derinlemesine bağlaması gereken şeyin ondan koparılma nedenimin ta kendisi olması gerektiğini mi söylemek istiyorsunuz? Bana benzediği, etimden parça olduğu, yani en ateşli sevginin dayandırılması gereken tüm gerekçelerin cisimleşmiş hali olduğundan ona soğuk bir gözle mi bakmalıyım?.. Ah, ne safsata!.. Saçmalığın daniskası! Bu tür gülünç yasaklamalara bırakalım budalalar uysunlar, bunlar bizimki gibi yürekler için yaratılmamışlardır ."(Sayfa 50) "O senin kızın be adam" diyesim gelmedi değil ama nafile Franval kafasına koymuş ya bir kere. Kızını cinsel olarak eğitecek,annesine düşman edecek ... Savaşlar dahi onurlu bir şekilde olur tabi Franval gibi : “Karım kıskanç, sırtımda bir yük. Sürekli beni gözetliyor. Eugénie’nin evlenmesini istiyor. Kendiminkini gizlemek için karıma günahlar yüklemek zorundayım. Bu nedenle ona sahip olmalı… bir süre onunla gönül eğlendirmelisiniz... sonra da ona ihanet edersiniz. Sizi onun kollarının arasında yakalamama izin verin... ve sonra onu cezalandırırım ya da bu keşfi bir silah olarak kullanarak bunu her iki taraf için de bir ateşkes karşılığında takas ederim..."(Sayfa 31) diyerek karınızı arkadaşınıza pazarlamazsınız. Çağımız için de müthiş bir tespit Sade:) Öngörüne hayran kalmamak elde değil. Ahlaki yozlaşma ile karşı karşıya kalıp mağlup olduğumuz zamanları tasvir etmiş gibi. "Doğa nasıl bir düşünceyle bunlar kadar yozlaşmış yürekler yaratır?" alıntısı bence durumun ciddiyeti için kâfi. Ama tabi konunun sadece ahlaki yozlaşma tarafı yok. Franval'ın gözünden olaya şöyle bir bakınca muazzam bir başkaldırı var toplumsal düzene,tabulara. Yani ensest için başkaldırı gerekli mi? Tartışılır tabi, yorumlarda fikrinizi görmek isterim. Ataerkil kafa yapısını, psikolojik tahlilleri muazzam bir zekâ ile işlemiş Sade her zamanki gibi. Kendi yaptığı şeyin yanlış olduğunun aslında kendisi de farkında Franval lakin kadını suçlarsa hatta böyle bir konums düşürürse toplumca onaylanacağının da farkında. Aklıma "Soraya'yı Taşlamak" filmi gelmedi değil hani. Film, dinin insan eline malzeme olmasını da konu edinmişken şöyle gözüme çarpan bir iki alıntı eklemeliyim. "Yüce Tanrım! Ondan dini öğüt beklerken alçak adam namusuma saldırdı..."(Sayfa 56) Kitabın basım tarihi 2013 sevgili okurlar,2013! On yıl öncesinden dahi dinin böylesine iğrenç emellere alet edileceğinin farkında olan ve bunu dile getiren bir yazar var karşımızda. Sadece Sade ile sınırlı değil elbette bunu çoğaltmak mümkün. Lakin işin vahim tarafını göz ardı edemeyiz. Avrupa toplumunda kilisedeki rahiplerin yaptığı uygulama ne ise bugün din adı altında cemaatlerde ve tarikatlerde yaşanan olay da odur. Taciz, tecavüz olaylarının dini yerlerde çoğalmış olması masumca bir konu kesinlikle değildir! "Ama sadece orada olmuyor "diyecek olanlar olacaktır elbette. Lakin o tür yerler 'din' kurumu nihayetinde. Bunu kullanıp aşağılıkça faaliyetlerde bulunup "din şunu emrediyor,o yasak "dersen "hadi lan oradan!" hitaplarının yankılanması kaçınılmaz olacaktır. Din, ile sömürülmeye karşı alışmamalıyız:) Az evvel yukarıda ataerkil toplum dedim dikkat etmişseniz. Çünkü : "Boyun eğmeye alışmış olan Madame de Franval...."(Sayfa 13) alıntısı kadının zorunda bırakıldığı şeylerin tamamlanamayan hali. "Boyun eğmiyoruz!" sevgili kadınlar. Neden mi? "Bize ait olan kadın,” diyordu, “geleneğin bize bağımlı kıldığı bir tür bireydir."(Sayfa 10) diyor kitapta. Aitlik demişken ,hayran olduğum
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
'nin şu sözü geldi aklıma: "“Kadın bir erkeğe varmaz, kadın bir erkeğe verilmez ve bir erkek bir kızı almaz, (almak-vermek) bu tabirler kadını kıymetten düşüren, ona en hakir mahiyeti veren şeylerdir ve her şeyden evvel bu zihniyeti kadınlarımız kafalarından çıkarmalıdır; bilmelidirler ki iki cins birbiriyle hayatlarını birleştirirken yuvaya getirdikleri aynı kıymette şeylerdir ve koca mal sahibi değil, ortak, hayat ortağı demektir." Muazzam bir söz öyle değil mi? Kendimizin farkında olalım canım kadınlar, gökyüzünün güneşleri:) Sabahattin Ali " yuva " demişken evlilik gelmiyor değil aklıma. Hadi gelin de Sade'nin iddiası üzerine evlilikten konuşalım biraz. İddia şu : "İnsanlar ne yaptıklarını bilmediklerinde ya da artık ne yapacaklarını bilmediklerinde evlenirler."(Sayfa 27) Çok çok açık bir konu benim yorumum yetmez lütfen yorumlarda beni yalnız bırakmayınız:) Hani bir de evlilik için aşk meşk gerekiyor ya bakın yazarın bize sorusu var: "İki insan birbirini severken bir çöl yetmez mi?" Yetmez anam:) Hayali , güzel,peri masalı dünyadan çıkalım. Hayır,kardeşim çölde birbirinizi mi yemek istiyorsunuz? Aşk karın doyurmuyor efendim,bilmeyenlere duyuralım. Anlaşmamız gereken bir konu daha bu arada. Kızlar size söylüyorum,Sade gibi : "Evet, yapabilirsem sizi unutacağım, oh kalpsiz adam."(Sayfa 46) demiyor ve unutuyorsunuz sizi üzen herkesi. :) Konuyu biraz kaynattık sanırım ama öyle olmayınca da olmuyor okurlar. En son Franval 'de kalmıştık. Karısına kurmak istediği tuzak tutmadı tabi ve tüm ülkece içimizi rahatlatan o cümle geldi Madame Franval'den : "“Nankör sefil! Demek şefkatimi bu şekilde geri ödüyorsunuz... Sizi çok sevmiş olmamın ödülü buymuş. Beni böylesine zalimce aşağıladığınız yetmedi. Kızımı baştan çıkarmanız yetmedi. Daha da ileri gitmeniz ve benim için ölümden daha korkunç olabilecek suçları yükleyerek kendi suçunuzu haklı göstermeniz gerekiyor...”(Sayfa 42) Franval ne yaparsa yapsın doğanın kanunu olan anne-kız ilişkisini yıkamıyor. "Anne yüreği "işte dediğim yerler oldu ama nafile trajik son kaçınılmazdı.... Daha fazla spoi vermeyeceğim okurlar,zaten sayfa sayısı çok az. Ensest, kabul edilemez!
Ensest
EnsestMarquis de Sade · Kafe Kültür Yayıncılık · 2013277 okunma
·
586 görüntüleme
qnɹɐʞoɔ̧ɐʞ okurunun profil resmi
İncelemeniz için teşekkürler. Sade gibi marjinal bir kişilik hakkında çok şey söylenebilir, elbette. Düşünceleri topluma mı yön vermiştir yoksa toplumun içinde ki gizli kalmış duygularımı yansıtmaktadır. Bunlar tartışılması gereken şeyler ama henüz hiçbir kitabını okumamış birisi olarak yorum yapmayacağım. Sadece birkaç filmini izledim. Özelikle "Düşlerin Efendisi(Quills)" filmini izlemenizi tavsiye ederim. Onun haricinde cinsellik üzerine sınırları zorlayan diyemiceğim, sınır tanımayan birisi olduğunu biliyorum. Bu arada 2013 baskısı kitap ama Sade 1800'lü yıllarda yaşamış birisidir. Yani 200 yıl önce bu görüşlere sahipti. O yüzden daha da dikkat çekici bir isim.
Özlem okurunun profil resmi
Ben teşekkür ederim eklemeleriniz için. Filmi ilk defa duydum en müsait zamanda izleyeceğim. Siz de bir an evvel okumalısınız bence.:)
1 sonraki yanıtı göster
Özlem okurunun profil resmi
Marquis de Sade
Marquis de Sade
'ye laf atıp,"ne diyor ?" bu diyeceksek önce dönüp topluma ve kendimize bakacağız. Toplumun gerçeklerini dile getirdiği için minnettar olmalıyız:)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.