Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

282 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
"Şimdi sıradan sözcüklerin özel bir anlamı vardı "
Spoiler içerir!!!
Çocukluğum
Çocukluğum
"Kimi zaman güneş öyle bir batıyordu ki, gökyüzünde ışıktan nehirler oluşuyordu; bahçenin yeşil kadifesinin üzerine altın rengi kırmızı kül dökülüyor, sonra çevrede her şey belirgin biçimde koyulaşıyor, çöken koyulukla birlikte büyüyor, kabarıyordu. Güneşe doyan yapraklar kendilerini bırakıyor, otlar toprağa doğru boyunlarını büküyor, her şey yumuşuyor, parlıyor, müzik gibi okşayan çeşitli kokular salarak soluyordu... Uzaklardan, tarlalardan da geliyordu bu müzik: Kışlada akşam borusu çalıyordu. Gece yaklaşıyordu, onunla birlikte göğsüme annemin tatlı okşamaları gibi güçlü, taptaze bir şey doluyordu, sessizlik ılık, yumuşak ellerini dolaştırıyordu yüreğimin üzerinde; belleğimden, unutulması gerekenleri, günün acılı, hafif tozunu siliyordu. Sırtüstü yatıp gökyüzünün derinliklerinde ortaya çıkan yıldızlara bakmak doyumsuz bir haz veriyordu bana. Ortaya yeni yıldızlar çıkararak sürekli daha da derinleşen gökyüzü sanki kolayca beni de yerden kaldırıyordu, (çok tuhaftır) sanki dünya küçülüyordu, ama bu arada ben büyümüyordum, çevremdeki her şeyle iç içe giriyor, kaynaşıyordum. Çevre daha karanlık, daha sessiz oluyordu; ama her yanda görünmeyen hassas keman telleri, değişik sesler... (rüyamda kuşlar mı ötüyordu, yanımdan bir kirpi mi geçiyordu, bir insan mı soluyordu yakınımda) her şey çok değişik, gündüz olmadığı kadar sesli, duyarlı bir huzurun sevgisiyle dolu oluyordu." Betimlemenin özgün halini sadece okumadım hissettim de iliklerime kadar hem de. Bir sözcüğü alır sadece resmederiz ya bazen, bu öyle bir şey değil anılarına davetsiz misafir gibi giriyor kuytu köşede durup her şeyi olduğu gibi gözlemliyoruz bildiğiniz. Bir anda durup dedeye "yeter artık hiç mi vicdanın yok senin ? Doymadın mı küçük çocuğu kırbaçlamaya ? Hem küçük çocuk daha neyi nasıl bilsin !! " ( ama bu biliyor :| ah be yavrum bir şeyi de bilmeyiver ) Diyesim geldi. Çocukluğunuzu düşünün ama gerçekten 4 ile 11 yaş arasında geçen çocukluğunuzu. Müziğin her ritmine ayak uydurmuş ( acı sözlerinde oturup ağlamış, güzelliklerinde delicesine dans etmiş) hayal gücünüzün sınırlarını zorlayan çocukluğunuzu... Bir ara bende atılan çoğu imzanın kuşlara benzediğini ve teker teker uçtuğunu hayal ettim. ;)) Bu kitap, yoksulluğun farkında olup da onunla bile yeri geldiğinde alay edercesine kelimelere giydiren ama farkındalığı da göz ardı etmeyen bir çocuğun anılarını ele almış ( otobiyografi halinde) Anılarını aldım kendi çocukluğumdaki anılarmla birleştirdim. Delilik gibi bir şeydi. Ama size bir şey söyleyim mi ? İnanılmaz derecede acı çekiyor ve hiç olmadığız kadar mutlu oluyorsunuz. Bir insan daha gülmeyi doya doya yaşayamadan bir anda gözleri dolabilir mi ? Benimkiler doldu acı bir tebessümle... Öyle de olmuyor mu zaten, çoğu zaman halay başı çekip sonra da ansızın ıssızlaşan kalbimiz... O yüzden teşekkürler
Maksim Gorki
Maksim Gorki
Amca bizi bize tekrardan hatırlattığın için. :)
Çocukluğum
ÇocukluğumMaksim Gorki · İş Bankası Kültür Yayınları · 201415,7bin okunma
··
208 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.