O gökyüzünün yıldızları olan sahabeler okudukları her ayette "ma za aleyyi?" "Benim üzerime ne var?" sorusunu sorarak okurlardı. Onlar vahyi ne bir nağme, ne bir hikaye ve kıssa, ne bir ilim ya da roman kitabı okur gibi okumaz, her ayette kendileri ile bağ kurar, "Bu mesaja karşı duruşum nasıl olmalı?" sorusunu sorarlardı.