Ulysses'e Doğru Yolculuk
"...çektim bereketli topraklar üstünde çok çileler,
bu yüzden Odysseus adını taktım bu çocuğa, yani Çileli."
Siz Homeros'un sözüne kulak verin, orada bulacaksınız mutluluğu.
Mitoloji türündeki kitaplar ağır ve karmaşık bir dile sahip olduğu için bu kitabı kitaplığınızda tozlanmaya terk etmeyin.
Neden mi?
Çünkü İlyada ile birlikte yazılmış ilk şiir örneğidir Odysseia;
Kaleme alınmış ilk ütopya örneği. Bkz: Phaiaklar
Coğrafya terimini ilk kullanan eser.
İlk harita kullanımı örneği.
Notos, Boreas, Euros ve Zephyros adı verilen dört rüzgar tipi vardır ve bunların isimleri ile hangi yönden estiklerine dair açıklamalarla Odysseia destanında anlatılır. M.Ö. IX. yüzyılda yazılmış bir eserden bahsediyoruz burada.
Ve en önemlisi de günümüzde yazılan modern romanlardan çok daha iyi kurguyu ve hikayeyi içerisinde barındırıyor eser.
Destan içinde destan.
Masal içinde masal.
Roman içinde hikaye ve şiir.
Kitabın konusuna geçmeden önce belirteyim ki spoiler vereceğim, zaten önsözde bu spoilerlı yerleri daha detaylı okuyacaksınız. Ben kısa bir özet niteliğinde anlatacağım.
Önemli olan olay örgüsü değil, anlatım dili.
Ne olacağı değil, nasıl olacağı, der Azra hanım bu destan için.
9 yıl süren Truva savaşı sona ermiş ve İthake kralı Odysseus adamlarıyla Kikonların kenti İsmaros'u yağmaladıktan sonra ülkesine dönerken denizde gemileri fırtınaya yakalanıyor ve yolunu kaybeden Odysseus evine dönmek için on yıl süren bir maceraya atılıyor.
Diğer yandan Troya savaşı biteli neredeyse 10 yıl geçtiği halde ithaki kralı Odysseus yurduna dönmemiştir. Karısı Penelopeia'ya talip olan İthake ve komşu ülkelerin gençleri, Odysseus'un sarayına yerleşmiş, varını yoğunu sömürmektedirler. Odysseus'un öldüğü, bir daha yurduna dönmeyeceği söylentileri çoğalınca Telemakhos, babasından haber almak için Troya'dan dönmüş olan öbür Akha önderlerine babası hakkında sorular sormaya gider.
Odysseus on yıl boyunca evine dönmek için türlü maceralara atılır, başına gelmeyen bela kalmaz. Önce büyücü Kirke'nin adasına yolu düşer, ardından Tepegözlerin, Lotosyiyenlerin, İthake'nin nerede olduğunu öğrenmek için Hades'in ölüler şehrine dahi uğrar ve son olarak ilk ütopya şehri olan Phaiaklar'ın adasına yolu düşer. Phaiaklar'ın lideri Alkonoos'un verdiği gemi ile İthake'ye ulaşır sonunda. Odysseus'un bunca yıl denizde fırtınalara yakalanmasının sebebi ise Zeus'un kardeşi Poseidon'un öfkesidir. Çünkü Odysseus, Poseidon'un oğlunu bir savaşta kör etmiştir ve Poseidon oğlunun intikamını almak için Odysseus ve adamlarına deniz üzerinde sürekli yeni belalar açmaktadır başlarına. Ancak Zeus'un ilk eşinden doğma tanrıça Athene Odysseus'un tarafını tuttuğu için ona yardım eder ve ülkesi İthake'ye sağ salim varmasını sağlar.
Ülkesine dönen Odysseus'u yeni sıkıntılar beklemektedir çünkü sarayında karısına talip olmuş çevre şehirlerin delikanlıları vardır ve Odysseus'un tüm mal varlığını günden güne sömürmektedirler. Athene sayesinde tanınmamak için yaşlı bir adam kılığına giren Odysseus sarayına gelir ve kim dost kim düşman belirledikten sonra gerçek kimliğini açığa çıkartır ve arkasından kuyusunu kazmaya çalışanlara bunu canlarıyla ödeterek on yıl ayrı kaldığı karısına kavuşur.
Bitti mi, bitmedi.
İlyada kitabını okumuş olanlara kitabın son bölümünde çok güzel bir sürpriz var.
"Ne kadar çok seviyormuş Akhilleus tanrılar seni.
Sen ölmekle adını yitirdin sanma,
soyly adın hep var olacak tekmil insanlar arasında!" Sy 399
Destan Ölüler Ülkesinde son buluyor.
Peki Hades'in ölüler ülkesinde kimler var?
İlyada destanında okuduğumuz, Truva savaşında birbiriyle çarpışan kahramanlar var. Agamemnon, Akhilleus, Aias gibi kahramanlar birbiriyle sohbet ediyor, benim için Tepegöz bölümüyle bu son bölüm kitabın en akıcı, en güzel bölümleriydi.
Verdiğim spoilerlara aldırmayın, bu yazdıklarımın uzun uzadıya detayını önsözdede okuyacaksınız diye yeniden hatırlatayım.
Reading Slump'ınıza ilaç gibi gelecektir bu eser, hele bir de önce İlyada destanını okumuşsanız bu eseri okumaya doyamayacaksınız.
·
592 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.