Simsiyah bir oda ve yuvarlak masa. Sahipler ve varisler. Denge. Bir masa... Üç aile... Tek güç. İki beden bir ruhu taşırdı. Helen Asil Karen, Karenlerin Prensesi... Nora Karen tarafından daha iki aylıkken evlat edinilmiş ve mükemmel bir hayat önüne serilmiştir. Farklı bir eğitim sistemine sahip, yönetici olmak için gereken derslerin verildiği Marin Koleji’ne gitmektedir. Aynı zamanda daha on dokuz yaşında olmasına rağmen Karen Holding’te de yönetici pozisyonundadır. Cesur Leonidas Alabora, ülkenin savunma sanayisindeki bütün gücünü ailesi ile birlikte ellerinde tutmaktadırlar. Yazılım üzerine şirketleri bulunmakta ve aktif olarak çalışmaktadır. Aynı zamanda Marin Koleji’nde okuyordur. Aynı okulda okumalarına rağmen Asil ve Cesur mecbur kalmadıkları sürece aynı ortamlara bile girmemiş, birbirleri yokmuş gibi davranmışlardır. Bunun en büyük nedeni ise Karen ve Alabora aileleri arasındaki soğuk savaştır. Bir gece Cesur’un Asil’i zor bir durumdan kurtarması ve Asil’in gözlerini Cesur’un evinde açması ile bütün dengeler bozulmuştur. Yıllardır süre gelen düşmanlık o gece ile sarsıntıya uğramış, Asil’in önüne geçemeyeceği bir hale gelmiştir. Sırlar ile dolu bir kitap olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum. Kitabın sonuna kadar gerçekleri öğrenemiyorsunuz ve yazar kitabın sonunda elinize bir bomba bırakıyor. Karen, her ne kadar kendine güvenen ve güçlü bir karakter olsa da birçok konunun dışında, habersiz bırakılmıştı. Ve Cesur ise her şeyi bilirken susmak zorunda bırakılan bir karakterdi. Aslında kitap bitene kadar ona karşı hep bir şüphe ile yaklaştım. Son sayfalarda olanlarla kafamdaki şeylerde yerine oturmuş oldu. Aynı zamanda merak uyandıran bir şekilde bitti ve devamında ne olacak merak ediyorum. Umuyorum ki bir an önce ikinci kitaba kavuşuruz.

Zirvenin SavaşıEsra Kocakuzu · Linza Yayınevi · 202215 okunma

·

45 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Berfu