De L’Amour, yazarın yarı felsefi yarı edebi bir dil kullandığı ve duygu dalgalanmalarının yaşandığı bir kitap. Stendhal, bu kitabı hakkında konuşurken her satırında ağlamak için yazmaya ara vermek zorunda kaldığını söylemiştir. Durum böyle olunca da kitaptaki duygu dalgalanmaları anlam kazanıyor. Eserin ilk bölümünde Stendhal, aşkın çeşitlerini ve her çeşidinin ayrı bir dayanağı olduğunu anlatıyor. Sonrasında ise sıra aşkın aşamalarına geliyor. Denemenin son bölümüne geldiğimizde ise Stendhal’in çok sevdiği bu kadına 1818 ile 1821 arasında yazdığı umutsuzlukla dolu 9 mektupla karşılaşıyoruz. Kitabın geneline baktığımızda ise Stendhal’in aşk duygusuna bağımlı olduğunu hatta bu duygudan, verdiği tüm acılara rağmen hiçbir zaman kaçmadığını görebiliyoruz.