Damat Ferid Paşa hırsız veya malî yoldan yolsuzluklar yapan bir devlet
adamı değildi, fakat düpedüz yeteneksiz, megaloman ve daha beteri, hayaller kuran birisiydi.
1918, 1919 ve 1920’de bir sadrazamın, herhangi bir devlet adamının
hayal kurması çok vahim bir kusurdur.
Üstelik açık bir İngiliz hayranıydı ve kendisine atfettiği diplomasi ustalığı
ile Britanya ve Fransa’nın her ikisini birden ikna edip kazanacağına inanmaktaydı.
Anadolu düşmanlığı ve kör İttihatçı karşıtlığı mütareke döneminde en olmayacak siyaseti takip etmeye zorladı ve âdeta iç harbi başlatan bir
ortam yarattı.