Hatice Kübra Tongar’ın 4-5 kitabını almıştım. Fakat ‘amaaann ne diyecek bağırmamanın çeşitli versiyonlarını söyleyecek diye bir türlü okumadım. Sonra elimde kitap kalmayınca, benim de ne yazık ki bağırmalarım çoğalınca bi okuyayım dedim.
Ve inanılmaz bi şekilde kendime kızdım. Çünkü okudukça ne kadar cahil olduğunu görebiliyor insan. Önce gerek yok bilindik şeyler dediğim cümleleri her hikayede farklı algıladım. Ve beni kendime getiren en vurucu cümle
“bir yetişkine söyleyemeyeceğin hiçbir cümleyi çocuğuna söyleme”!!!!!!!
Evet neden ailemize, arkadaşlarımıza, idarecilerimize… söyleyemiyoruz, bağıramıyoruz (kırmamak, kaybetmemek için) ama eline kıymık batsa bizim canımızın daha fazla yandığı evlatlarımıza her türlü cümleyi hakkımızmış gibi kullanabiliyoruz. Çünkü kaybetmeyeceğimizi biliyoruz. Kızdığımızda, vurduğumuzda bile çocuk anne deyip kucağımıza geliyor demi çünkü cepte ne kadar bencilce.. Özür dilerim, Özür dilerim
Bende niyetimi ettim inşaAllah….
Bu arada sinirlenince, kızmamak için baş parmağımın alt tarafına
Unutma!!!
-Bağırma
-Sev
- 3 nefes
Yazdım
Rabbim ders alabilenlerden eylesin!