Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Kanım dondu bunu okuduğum da :(
Dünya kamuoyunu uzun süre meşgul eden bir ensest vakası okuyacaksınız şimdi. Çoğunuz hatırlayacaktır, çünkü günlerce, hatta aylarca konuşulmuştu. Olay ortaya çıktığında tüm dünya şok yaşamıştı. Yıl 2008’di ama aslında olay, takvimler 1984’ü gösterdiğinde yaşanmaya başlamıştı. Yer Avusturya’nın Amstetten kasabası. Viyana’ya 130 km uzaklıkta bir yer. Herkes tüm bunlar ortaya çıkmadan 24 yıl önce, yani 1984 yılında Elizabeth F.’nin bir mektup bırakarak evden kaçtığını düşünüyordu. Ama o, 24 yıl boyunca herkes onu ararken, ondan ufak bir haber gelmesini beklerken, yaşadığı yere hiç uzak olmayan bir yerde, evlerinin bodrumundaydı. Ve onca yıl, babasının tecavüzüne maruz kalmıştı. Aslında 11 yaşından itibaren babasının tacizlerini yaşıyordu, evden defalarca kaçmaya çalışmış ama yapamamıştı. Ve ortadan kaybolduğunda 18 yaşında olan Elizabeth, o tarihten sonra güneşi ilk kez 42 yaşında gördü. Verdiği ifadede, bodruma girdiği günü “uyuşturucu verdikten sonra ellerimi kelepçeledi ve bodruma kilitledi” diyerek anlattı. Bu arada ülkemizde de görmeye pek alışık olduğumuz bir görüntü yaşanıyordu: Baba ve anne tüm bu olaylar yaşanırken kanal kanal dolaşıp kızlarının bulunması için ağlıyor, gözyaşı döküyorlardı. Özellikle istismarcı babanın hiçbir şey yapmamış gibi üzülüp ağlamasını insanın aklı almıyordu… İstismarcı baba Josef Fritzl (73), 24 yıl boyunca kızına o bodrumda tecavüz etmişti. Olay ortaya çıktığında yapılan DNA testleriyle anlaşılmıştı ki kız babasından yedi çocuk doğurmuştu. Yani Elizabeth, kardeşlerini doğurmuştu. Evde Elizabeth’in ağzından yazılan bir mektup bulunmuştu. Üzerinde Avusturya’nın diğer ucundan gönderildiğine dair posta pulu da vardı. Ama o mektubun istismarcı baba tarafından yazıldığı da ispat edildi. Yani her şey çok planlıydı. Bu süre içinde yedi çocuk doğurdu babasından Elizabeth. 1996 yılında ikiz doğurmuştu ve ikizlerden biri doğduktan üç gün sonra ölünce, istismarcı baba bebeğin cesedini yakıp yok etmişti. Kalan altı çocuktan üçü bodrumda büyümüş, diğer üçü için ise kader ağlarını daha farklı örmüştü. İstismarcı baba o üç çocuğu pusetle evin önüne koyup üzerine de kızının ağzından “Anne çocuğuma bakamıyorum, lütfen onunla ilgilen” diye notlar yazmıştı. Sonra kendisi de şaşırmış gibi yapıp bebekleri büyütmeyi kabul etmişti. Olay nasıl ortaya çıktı? Elizabeth, babasının tecavüzleri sonucunda doğurduğu 19 yaşındaki en büyük çocuğu ağır bir hastalığa yakalanınca yalvar yakar onu hastaneye yatırınca olay açığa çıktı. Kerstin ensest ilişkiden doğduğu için ağır bir hastalık geçirmişti. Elizabeth, Kerstin’in dışarı çıkarılması için yardım etti ve yıllar sonra gün ışığını ilk kez gördü. Çocuğunun cebine not yazıp koymuştu ve o notta yardım istediğini yazıyordu. Bu kâğıt Avusturya polisine verildi ve yıllar önce kapanan kayıp Elizabeth dosyası yeniden açıldı. Fritzl, Elizabeth’in çocuklarla birlikte yukarıya, eve gelmesine izin verdi. Karısına da Elizabeth’in çocuklarıyla birlikte eve döndüğünü söyledi. Elizabeth ve tecavüzcü baba polis tarafından karakola götürüldü. Fritzl odadan çıkıp da Elizabeth kendini güvende hissettiğinde her şeyi anlattı ve ertesi gün Fritzl tutuklandı. Elizabeth ve çocukları, kapının tellerle bağlı olduğunu, patlatılınca zehirli gazın içeriye gireceğini ve bunun güvenlik sisteminde yer aldığını Fritzl’in söylediğini belirtti. Fritzl’in karısı da durumdan habersizdi ve kızının gerçekten dini bir tarikata katıldığını sanıyordu. Araştırmacılar bodrumda yaptıkları araştırmada oksijen eksikliğinden yalnızca bir saat çalışabilmişti. Doğduklarından beri hiç dışarıya çıkmayan çocuklar, konuşmayı annelerinden öğrendiler. Televizyon izlemekten başka yapacak bir şeyleri yoktu. Kıyafetlerini tecavüzcü baba getiriyordu. Elektrik uzmanıydı Fritzl ve zaman içinde orayı yaşam alanına çevirmişti. Konservelerin durduğu dolabın ardına gizlenen ve elektronik bir şifreyle girilen kapının arkasına küçük bir banyo, mutfak ve yatak odası yapmıştı. Elizabeth ve üç çocuğunun 1.70 metre yüksekliğindeki, hiç ışık girmeyen yerdeki tek vakit geçirme araçları minik bir televizyondu. Fritzl üç günde bir bodruma iniyordu ve karısına da “çizim yapmak için” indiğini söylüyor, onun kahve bile getirmesine izin vermiyordu. Mağdur Elizabeth mahkemede neler anlattı? Olayın mahkeme aşamasında Elizabeth’in anlattıkları gerçekten tüyler ürperticiydi. 24 yıl boyunca yaşadığı her şeyi jürinin gözlerinin içine baka baka şu sözlerle anlattı: “Geliyordu, tecavüz ediyordu ve gidiyordu.” “Zorla porno film izlettiriyordu ve bazı sahneleri birebir yapmak için beni kullanıyordu.” “Tecavüzleri saatlerce sürüyordu. Direnmeyi denedim ama hayati tehlikem olduğu için direnmeyi bıraktım.” Elizabeth üç binden fazla kez tecavüze uğramış, psikolojisi ciddi derecede bozulmuştu. Sapık baba ne ceza aldı? Tecavüzcü baba Fritzl, tüm bunları yaptığını kabul etti. Kriminal psikiyatrist mahkemeye sunduğu raporda sanığın çok ciddi kişilik bozukluğu olduğunu, fakat fiillerinin bilincinde olduğunu belirtti. Fritzl ömür boyu hapse mahkûm edildi.
·
303 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.