"Sen yoktun. /Terk edilmiş bir İstanbul vardı. /Yaslanmış gökyüzünün umarsızlığına, /Eylül rüzgârlarıyla sararan. /Bayram kartpostallarına benzeyen. /Sen yoktun /Bir çocuk ağlardı istasyonlarda, /Geceyarıları uykumu bölerdi hıçkırıkları, /Trenler geçerdi gözbebeklerinden, /Kirlenirdi bembeyaz umutlarım. /Sen yoktun /Tüm dünyayı değiştirebilirdim, /Oysa aynalarda eskiyor yüzüm. /Ne yana baksam karşımda bir anı, /Meğer İstanbul ne çok benziyormuş sana..."