Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Onbeş
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yesilinin her mevsimi değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmedigim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bil çizmiş olmadığım halde ve daha çok insan resimlerini fotoğraflardan kareyle büyütmeyi kolayıma geldiği için tercih ettiğim halde seni tanıdıktan sonra gözleri yeni açılmış bir küçük hayvan gibi çevreyi şaşkın ve hayran bakışlarla insani ve insan olmayanı ayırmadan incelemeye başladım ve kalemi iğne uçlu mürekkepli kalemi ve resim kağıdını alarak kırlara açıldım ve eskiden kurşun kalemle çalıştığım zamanlarda yeni tarihten önce çizgilerimdeki kararsızlık yüzünden kağıdı sonsuz çizgilerle silip izleriyle kararttığım halde doğrudan doğruya çini mürekkeple çalışmaya başladım hiç silmden seçtiğim ağaçları evleri gökyüzünü yolları otları hele bu kadar ilgi çekici olduklarını ve büyük bir sevgiyle çözülebileceğini düşünmediğim otları ve toprağı yeni bir gözle görmeye başladım ve ilk anda ışık ve gölge meselelerini hallettiğim söylenemezse de duyuş bakımından ve her şeyi sanki onların arasındaki gizli ilişkiyi sezmişçesine sürekli bağlantılarla yerleştirme bakımından kağıda geçirmeyi becerdiğim söylenebilirdi
Sayfa 460 - Selim -> Günseli
··
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.