Adı bilinmeyen bir ülkenin ve adı bilinmeyen bir kentinde arabasının direksiyonunda trafik ışığının yeşile dönmesini bekleyen bir adamın ansızın kör olmasıyla başlayan ve diğer kişilerle bulaşıp epidemi şekilnde bulaşmasıyla kör hayatına giriş yaparak zorlu koşullarda yaşamalarıyla açlık yüzünden bedenlerini feda eden kadınların hazin sonları... Aslında bir nevi kör insanları anlamak adı altında bir empati duygusunu hatırlatma ve ön plana çıkarılan bir eser olmuş.En önemlisi her şey görmekle değil görmeden duyguları konuşturmak en önemlisiymiş , gözü görmeyen gözlüklü genç kız ile siyah bantlı yaşlı erkeğin kör olurken birbirlerine karşı duyulan derin sevgi, gördüklerinde de hala sevgiyinin devam etmesi...Ve paragrafın şöyle bitmesi:Biz kör olmadık,biz zaten kördük, gören körler mi? Gördüğü halde görmeyen körler...
İyi okumalar.