Erkek adam ağlar mı?
Evet ağlar, bal gibi de ağlar, hıçkıra hıçkıra da ağlar. Yeri gelir gözlerinden yağmur misali akan yaşlar sel olur okuduğu kitabın sayfalarına ulaşır.
İlk defa bir kitabı okurken ağladım. Kitabın bazı bölümlerini okurken tutamadım gözyaşlarımı.
Kitaba dair dilimin döndüğüncen bir şeyler karalarken bile Fugui'nin acısını hissediyorum çok derinden. Hayır diyorum kendime, üzülmemelisin bu bir roman neticede. Ancak başaramıyorum üzülmemeyi. Gözlerimi kapatmaktan okuyamadığım bölümler geliyor her defasında aklıma. Bu kitabın beni bu kadar etkileyeceğini hiç beklemezdim.
Çocukkende okuduğum bazı romanlardan böylesi etkilendiklerim olmuştu. O zamanlar okul kütüphanesinde alınan romanların ne içerdiğini çok zaman alırken bilemezdim, ancak evde yorganımı üzerime çekip kitabımı okurken bazı romanlar o kadar çok etkilerdi ki beni; çocuk hayal gücümle karışınca bütün desenler gerçek, bütün acılar gerçek olurdu benim için .
Yaşamak 'ta anlatılanlar gerçek mi kurgu mu bilmiyorum doğrusu. Kitabı okumadan önce ne yazar araştıracak zamanım oldu, ne de kitabı.
Kitabı bitirdikten sonra şunu diyebilirim ki dünyada sayısız Fugui ve onun benzer hikayesi yaşanıyor ve yaşanmaya da devam edecek.
Kitabın bazı bölümlerini okurken acıdı yüreğim, yüreğim varmış demek ki!
Bizler okuru kendisinde güçlü duygular uyandıran eserler okumayı seven insanlarız . Sinemada filmler ya aglatmali ya da güldürmelidir. Edebiyatta da böyle. Ancak ben buna her zaman önem vermem. Okurken gözyaşlarımı tutamadığım başka eserler de oldu mu hatırlamıyorum olmuş olsa bile bu kitabı okurken akıttığım gözyaşları hepsine yetecek türde .
Bu kitap yaşama tutunmaya çalışan bizim gibi sıradan insanları, insanların bazı güçler altında savrulup durmalarını ve zorla mutluluk devşirmelerini anlatıyor.
O kadar zor ki Y A Ş A M A K..
Dünyada ölümden başkası yalan biliriz. Ölümü nasıl unutalım ki? Ancak umut... Umutla işte, ve öyle ki; "Umudumuzu yitirirsek nasıl yaşardık?" (s.117)
Ben burada kitaba dair ne söylesem ne kadar söylesem de boşa. Sizler kitabı okuyunca neden böyle olduğunu anlayacaksınız.
"O gün şafak sökene kadar gülüşüp ağlaştık; ..." (s.178)
Yaşam işte..
Keyifli okumalar diliyorum.