Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Tecrübeli komutanlar, Türk milliyetçilerinin birkaç cephede birden yeni bir savaşın eşiğinde olduğunun farkındaydı. Karabekir ve Mustafa Kemal ileride, batıda Yunanlılarla, doğuda Ermenilerle savaşı ilk kimin tahmin ettiği konusunda ihtilafa düşecekti. Tarihçi Erik J. Zürcher, etkili bir askeri direniş yaratmada Karabekir'in hayati rol oynadığını belirtmektedir: "Ulusal direniş hareketinin ilk aşamasında (1918-20), Anadolu'daki kilit isim Kazım Karabekir'di çünkü milliyetçilerin kullanabileceği tek düzenli kuvvet onun birliğiydi. Kazım askerlerinin terhis edilmesini sabote etmeyi başararak, 1920 sonbaharında bu kuvveti kullanıp Ermenistan Cumhuriyeti'nin Türk toprak taleplerini kabul etmesini ve Kars ile Ardahan'ı Türkiye'ye bırakmasını sağladı. Bunun ardından dikkatler batı cephesine yöneldi ve artık Kazım'ın rolü giderek azalmaya başladı." Karabekir'in anılarında Mustafa Kemal'i şiddetle eleştirmesi anlaşılır bir durumdur zira Mustafa Kemal onu 1927'de siyasetten tasfiye etmişti. Karabekir onu Anadolu'ya geç gelmekle ve milliyetçi hareketi radikalleştirmekle suçladı. Karabekir'in bakış açısından bu suçlamalar haklı olabilir. Zürcher onu dar görüşlü, kibirli fakat dürüst bir insan ve "ileri görüşlü olmayan bir siyasetçi" olarak tanımlar. Ayrıca Mustafa Kemal'in "Karabekir'in kapasitesinin ötesinde çok hassas bir oyun oynadığını" belirtir. Ona göre bu oyun kısa vadede geçici, uzun vadede askeri, siyasi ve kültürel hedeflere sahipti.
Sayfa 172 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
22 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.