Adsız Roman
Son zamanlarda kaleminin güzelliğine doyamadığım yazar 
Sema Soykan ın 
Adsız Roman 1864 ı ile geldim. Okuduğum her kitap benim için bir ders, öğreti niteliği taşıyor. Yazar okurları için nice araştırmalar yapıyor ve bunu harmanlayıp önümüze sunuyor. Bizler de bu bilgi denizinde her geçen saniye yeni şeyler öğrenerek yüzmeye devam ediyoruz. Okuduğum her kitabını çok beğendim, anlatılanlar ve yaşananlar canımızı acıtıyor olsa da bazen gerçeklerle yüzleşmek insana iyi geliyor. Bu şekilde geçmişte yaşananlar orada saklanıp kalmıyor ve bizlerin karşısına rahatlıkla çıkıyor. Bu yüzden canım Sema SOYKAN sen hep yaz, biz hep okuyup bilgilenelim. 
Her Ay Okuyanlar Kulübü
Neri dedesinin zorlaması ile Isviçre'de yaşamaya başlar. Dedesinin geçmişte yaşadıkları yüzünden ailesini kaybeden Neri bir gün Türkiye'ye dönmeye karar verir. Bunu yaparken tanınmamak için bazı değişiklikler yapar. Geçmişine ait küpten kurtulmak için ailesinin bildiği bir antikacıya gider ve küpün içinden Neri'nin anneannesinin kaleme aldığı #adsızroman gün yüzüne çıkar. Bu romanı merak eden Aras (antikacının oğlu) ve Neri hemen okumaya başlar. Okudukça satırlarda kaybolurlar. Çünkü okudukça hem yaşanılan büyük aşka tanıklık ederler hem de yaşanan onlarca acıyı yüreklerinde hissederler. Yaşanan keşke basit bir aşk acısı olsa beni en çok parçalayan Çerkeslerin yaşadıkları. Resmen bir soykırım yaşanmış ve bugün üstü örtülüyor. Ben bu kitabı okuyana kadar yaşanan bunca acıdan ve sefaletten haberim yoktu. Belki bir yerlerde üstü kapalı duydum ama duyumlarım okuduklarımın onda biri bile değilmiş.
Aslında anlatacak onlarca şey var sonuçta roman içinde roman okuyoruz. Ama ben yorumunu burada bırakıyorum ve düşünmeye gidiyorum. Canlar okuyun ve okutturun. Çok geç olmadan bazı şeylerin farkına varın.
··
70 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.