Bu sırada Judith'le aramda bize keyifli olduğumuzu gösteren kısa ve anlamsız konuşmalar geçiyor. Örneğin, birbirleriyle karşılaşan tramvayların vatmanları selamlaşır mı selamlaşmaz mı konusu.
Judith selamlaştıklarını düşünüyor; bense, birbirlerine gün de elli veya altmış defa selam veremeyeceklerini söyleyerek karşı çıkıyorum. Ama her karşılaşmalarında başlarını da çeviremezler ki, diyor Judith. Bu sorunu çözemiyoruz ve vatman olmadığımıza şükrediyoruz.