yokluğuna
Bir uçurum kenarı korkusu bu bendeki.
Maviliğin ortasında yalnız bir ada,
Bir kırlangıç çığlığına saklanan o en dokunaklı nota.
Her kederden bir parça tutunmuş bende.
Geride bırakılmış her mutluluğun,
Ve beyazın griye çalan tarafında gizlenen,
O salkım salkım göz yaşlarının.
Şimdi,
Çığlık çığlığa susma zamanı.
Bir kitabın ön sözünde iyi dilekler sunulan o kadının,
Yokluğuna,
Olamayışlarına kaldırılan bir kadeh gibi her dize.
Beynimin içinde söylenen hasret türküleri gibi derin sessizlik.
Verilen tüm cezaların tek seferde ödenişi bu sensizlik.
Yokluğuna akan göz yaşlarım var benim.
Gökyüzünde biriken bulutlardan,
Toprağa düşen rahmet damlaları gibi masum.
Hani birikiyor ya,
Hani biriktikçe çoğalıyor,
Ve durduramadıkça bir sel olup yıkıyor.
Dağıtıyor ne varsa.
Ne varsa önüne çıkan,
Var olmuş, ya da var olan her izi,
Tek seferde ortadan kaldıran.
Yokluğuna sardım içtim son sigaramı.
Son nefesimi çektim yokluğuna.
Olamadığın her ana,
Bir damla daha göz yaşı bıraktım.
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.