Yaşadıklarımı mümkün olduğunca bire bir gözlüyordum. Çünkü aklımda hatıralarımın gerçeklerden uzaklaşacağı gibi bir korku vardı. Bu korku unutmamak gibi bir saplantıya neden oldu. Yaşadığım her şeyi bütün gerçekliğiyle görmek ve doğru bir şekilde hatırlayıp başkalarına anlatmak kaygısıyla belleğimi gereksiz ve önemsiz anılarla doldurdum.