Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

64 syf.
·
Puan vermedi
Oza hakkında bir iki kelam edeyim. Senee 2016-2017. Malatya’da bir kitapçıda çalışıyorum. Korsancılığın şerefi olduğu zamanlar. Dükkana ya ikinci el ya da korsan geliyor. Sosyolojiden bir arkadaşım geldi bir gün dükkana -umarım bu paylaşıma denk gelmez ya :)- benden oza’yı sordu, baktık yok dükkanda. Birkaç legal satış yapan yerlerde çalışan arkadaşlarım da var. Arkadaşıma ben sana o kitabı bulacağım deyip gönderdim. Diğer kitapçı arkadaşlara sordum biri sağ olsun sipariş vermiş -hoşlanıyordu benden, yazık- neyse kitap geldi. Attım çantaya ama tam o sıra vize haftası bitimi arkadaş memlekete gitmiş ben de Maraş’a gideceğim birkaç günlüğüne. Yolda okurum diye yanıma aldım oza’yı. Dedim yav bu kız neden yana yakıla bu kitabı arıyor. Yolda açmadım hiç çantayı, Maraş’a ablamın evine vardım. Gece herkes uyuduktan sonra çıkardım kitabı. Kapağını açmadan telefonum çaldı. Gizli numara. Açtım ses yok. Biraz bekleyip kapattım. Sonra kitapta açtığım ilk sayfada şu dizeler: “Gel vedalaşalım şu dizelerin parmaklıkları arasından: Boğuluyorum, kan başıma saldırıyor Avucumda çırpınan bir kelebek gibi Sesin titreyince telefonda.” Dedim mecburen kıza kitabı bulamadığımızı söyleceğiz alsmdmms. Yaptım. Bulamadım dedim. Müthiş bir gizem hissetmemin dışında çeviri şiirde -normalde pek hoşlanmam- bu kadar başarılı çok da az örnek var. Velhasıl tesadüfleri abartma huyum da depreşince bağ kurmuş bulundum Oza’yla. Ve belki bir başkasına saçma sapan gelen gizemini hiç kaybetmedi bende. Yıllar sonra izlediğim Gelecek Uzun Sürer filminde Oza’ya değinilmiş olması da filmi sevme sebeplerimden biri.
Oza
OzaAndrey Voznesenski · Ve Yayınevi · 2014263 okunma
·
116 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.