Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Devletin gölgesi hemen hemen bütün beşeri faaliyetlerin üstüne düşer. Eğitimden İktisadî işletmeye, sosyal refahtan halk sağlığını korumaya ve iç düzenden dışa karşı savunmaya kadar, devlet şekil­lendirir ve denetler; şekillendirip denetlemediği yerde ise düzenler, teftiş eder, yetki verir veya yasaklar. Hayatın genellikle kişisel veya kişiye özel olduğu düşünülen boyutları bile (evlilik, boşanma, kür­taj, ibadet vs.) nihâî anlamda devlet otoritesine tabidir. Bu bakım­dan, siyasetin sıklıkla devlet, onun kurumsal örgütlenmesinin ana­lizi, onun toplum üzerindeki etkisinin değerlendirilmesi vb. ile ilgili bir çalışma olarak anlaşılması şaşırtıcı değildir, ideolojik tartışma ve parti politikası, mutlaka devletin temel işlevi ve rolü etrafında dö­ner: neler devlet tarafından yapılmalı ve neler özel bireylere ve bir­liklere bırakılmalıdır? Bu çerçevede, devlet gücünün tabiatı, siyasî analizin merkezî temalarından birisi olmuştur. Bu tartışma (“devlet tartışması” olarak isimlendirilir), siyaset teorisindeki en derin ve en sâbit ayrılıkları da gündeme getirmektedir.
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.