Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

“Kişinin cinselliğinin derecesi ve türü, tinselliğinin de en yüksek noktasına kadar uzanır”: Nietzsche’nin bu aforizmasının geçerliliği sadece psikoloji alanıyla da sınırlı değildir. Düşüncenin en uzak, en dolaylı nesnelleşmeleri bile dürtülerden beslenir; öyleyse dürtü ve duyguları tahrip etmekle kendi koşullarını tahrip ediyordur. Bellek, geçip gitmek zorunda olan şeyi korumaya çalışan sevgiden ayrılabilir mi? Hayalgünücünün en küçük kımıltıları bile, varolanın öğelerini yeniden kurguladığı ölçüde ihanet etmeksizin onu aşan arzunun ürünü değil midir?
Sayfa 127 - Metis
·
163 görüntüleme
Tuğba okurunun profil resmi
Düşünce onu doğurtan isteği katlettiği anda aptallığın öcüne yenik düşer.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.