Geçim derdinin, ortalama yaşayan hemen herkesin sahip olduğu tüketim nesnelerine sahip olma zorunluluğundan kaynaklanan gerginliğin ve arkası kesilmeyen iş telefonlarının, e-postaların olmadığı, trafikte sinirlerinin bozulmadığı, az da olsa yeşillik görerek ruhunu dinlendirdiği bir hayatın nasıl olabileceğini nicedir hiç düşünmemişti. Böylesi bir hayatta evlilikleri de daha iyi olmaz mıydı? Kendilerine bu kötülüğü yapmanın, bu cenderenin içinde debelenip durmanın bir anlamı var mıydı sahiden?