"Anlamıyor musun," diye üsteledi at, "'aşkının küçük aç kuşlarının çevresine üşüştüğü kiraz ağacı sensin, balkonda hayran hayran seyrettiği ay sensin, yazarken yakalar gibi olduğu ince metafor yine sen: Seni aklından çıkaramıyor. Kâfuru ağacının serin gölgesinde dinlenmek için oturduğu taş sıra sensin, onun mabedi, gezinti teknesi sensin. Yanaklarını alev alev yakan gözler seninki, yolunu aydınlatan fener seninki: Sensiz yolunu bulamıyor. Onun ocak ateşi de sensin, yıkandığı duru su da: Dünyası seninle dolu. Onun nefesi ve müziği sensin - aşkın kudreti ve sorumluluğu böyledir işte."
Başucu Oğlanı
Herkesin sedir ağacının kokusunda omzuna yaslanıp sonsuz masallar dinlerken sesinde kendini kaybettiği bir başucu oğlanı vardır.
·
92 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.