Bu dünyada hiçbir şeye sahip olamayacağını, buradan büyük bir hızla gelip geçeceğini görmelisin. Bu dünyadan gelip geçerken de esas görevinin; insanların üç günlük oyunlarının cezbesine kapılmadan, tabiattaki ve evrendeki büyük düzeni temàşà etmek olduğunu anlayabilmelisin. Büyük orkestranın müziğine kulak veren, çanak çömlek çalan serserilerin gürültüsünden rahatsız olsa bile müzikten kaçmaz.
Aynen bir orkestradaki enstrümanların icra sırasında yaptıkları gibi, temâşâ, aslında aktif bir süreçtir; bir gerçekleşme, bir katkı verme, bir yaşam sürme, bir "olma" yoludur. Dolayısıyla cesur insanların belki de her nesilde bunu yeniden ve yeniden ve yeniden keşfetmesi gerekecek.