Kitabın içeriğine değinmeden önce adıyla başlamak isterim. “Uçucu Kül”, kömürle çalışan termik elektrik santrallerinde ortaya çıkan bir atık üründür.
Çevreyi olumsuz olarak etkileyecekleri için uçucu küllerin santral bacasından çıkarak havaya karışmasının önlenmesi gerekmektedir.
Metin, bir şehri karartan kömür santrali üzerine yazdığı röportajın yayınlanmasına izin verilmeyen kadın gazete muhabirinin uygulanan bu sansürü sorgulaması ve hakkını araması üstüne.
Eşinden ayrılmış ve küçük oğluyla hayatını idame ettirmeye çalışan bir kadının mücadelesi aynı zamanda.
Bu mücadele sürecinde yıllarca emek verdiği kurumdan dışlanan, arkadaşları ve meslektaşları tarafından yüzüstü bırakılan karakter uzun ve sancılı disiplin soruşturmalarına maruz kalır.
#meltemce
Kitabın son sayfasını okurken aklımdan geçen, “Dünyayı haksızIık yönetiyor, adaIet yaInız sahnede var,” cümlesiydi.
Kurgunun Nasyonal ve Demokratik Sosyalizm’in gölgesi altındaki yaşamlara dokunuşu dönemi anlamaya ışık tutuyor.
Haksızlıklara göğüs germek ve ötekileştirildiği halde hayata tutunmak her birey için zorlu bir süreç. Hele madalyonun yüzü “kadın” olursa daha da zorlu…
Ünlü edebiyat eleştirmeni Marcel Reich Ranick #monikamaron hakkında şöyle demiş: “Daktilo başındaki intikam tanrıçası”
Metni okuduktan sonra bu betime eminim siz de hak vereceksiniz. 
Uçucu Kül
·
65 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.