Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

'Bakın Maksim Maksimıç,' diye karşılık verdi, 'kötü bir huyum vardır benim. Gördüğüm eğitim mi böyle yaptı beni, Tanrı mı böyle yarattı bilmiyorum. Yalnızca şunu biliyorum, başkalarının mutsuzluğunun nedeni ben isem, mutsuz ettiğim insandan çok ben mutsuz oluyorum. Bunun onları teselli etmeyeceğini biliyorum, ama ne yaparsınız ki,
Sayfa 79 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
·
405 görüntüleme
Emirhan okurunun profil resmi
Bu paragraf beni öylesine etkiledi, o kadar çok bana kendimi hatırlatan cümle gördüm ki, üşenmeden tüm paragrafı yazdım. Raskolnikov bir, Peçorin iki bundan sonra.
Emirhan okurunun profil resmi
"Uzun uzun böyle şeyler söyledi. Her söylediği beynime işliyordu. Çünkü yirmi beş yaşında bir gençten ilk kez böyle şeyler duyuyordum, dilerim Tanrı'dan, bir daha da duymam... Çok tuhaf!" Yüzbaşı yüzüme bakarak sürdürdü konuşmasını: "Söyler misiniz lütfen, anladığım kadarıyla siz de bulundunuz başkentte, hem de yakın bir zaman önce: Başkentin gençleri hep böyle midir?" Yüzbaşıya, böyle düşünen çok insan olduğunu söyledim. Böyle konuşanların arasında kuşkusuz bazılarının doğruyu söylediğini; ne var ki, her moda gibi sıkıntının da toplumun üst tabakalarından alt tabakalarına yayıldığını, orada onu eskittiklerini, en çok sıkılanların bile bunu ayıp bir şeymiş gibi artık saklamaya çalıştıklarını ekledim. Yüzbaşı bu ayrıntıları pek anlayamadı, başını sallayarak kurnazca gülümsedi: "Sanırım Fransızlar çıkardılar bu iç sıkıntısı modasını, ne dersiniz?" "Hayır, İngilizler." Yüzbaşı, "Ya, demek öyle!.." dedi. "Bilirim, eskiden beri iflah olmaz ayyaşlardır onlar."
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.