Gönderi

152 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme yaparken romantizmi severim, kitabın bana hissettirdiklerini büyük bir derinlikle kaleme alırım ki, yıllar sonra açıp baktığımda bende bıraktığı izleri aynı hissiyatla okuyabileyim. Lakin bu incelemeyi yazarken öfke doluyum. Romanın kalitesinden, Fatma Aliye Hanım’ın kaleminin kuvvetinden şüphem yok elbette. Fakat romandaki olaylar beni darmadağın etti, şaka yapmıyorum okuduğuma bin pişman oldum. 150 sayfa bitmek bilmedi ve ben yarım da bırakamadım. Olaylar 19. Yüzyılın ikinci yarısında İstanbulda geçer. Romanın kahramanı Refet varlıklı bir adamın cariyesinden olma kızıdır. Babası ölünce taşradan istanbula geri dönerler ve kardeşleri dahil hiçbir akrabası Refet’e ve annesi Binnaz’a sahip çıkmaz. Büyük yokluk çekerler ve Refet onca zorluk içinde okumaya çalışır. Dönemin ekonomik durumu, sosyal yapı, kadının toplumdaki konumu açıkça dikkat çekilmesede arka planda kendini çok güzel hissettiriyor. Okudukları okulun yapısı, kadınların günlük yaşamdaki giyimleri, yaşadıkları evler, oturdukları sofra tabak çanak insanın gözünde bir güzel canlanıyor. Fatma Aliye Hanım cariyelik kurumunun olumsuzluğundan tutun kadının okuyup meslek edinmesinin önemine kadar öylesine güzel mesajlar vermiş dönemin resmini öyle güzel çizmiş ki, ufkum daha bir genişledi. Fakat buna gerek var mıydı emin değilim çünkü roman beni çok hırpaladı. Sonlarına doğru hele iyice çileden çıktım. Bir kitap hakkında böyle konuşmayı sevmem ama üzülmeye yeriniz yoksa bence okumasanız da olur.
Refet
RefetFatma Aliye Hanım · İş Bankası Kültür Yayınları · 20184,545 okunma
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.