Bilge, “Ben Müslüman‘ım ama benim İslam’la ilgili pek bilgim yok.” dediğinde, kadın gülümseyerek, “Peki nasıl oluyor da hiç bilgin olmayan bir şey psikolojinin temellerini oluşturabiliyor?” dedi. Bilge kadının gülümsemesine gülümseyerek, “Bilinçaltımın oluşması için bilgim olmasına gerek yok, yani ben bu toplumun bir parçasıyım, bilgim olsa da olmasa da ait olduğum yer burası. Çocukluğumdan beri izlediğim her filmde, günlük yaşantımda gördüğüm ilişki modellerinde, nesiller boyu hep aynı temel atılmış. Cinselliğin toplumdaki yansıması, tamamen dinselliğin nasıl yorumlandığıyla ilgili. Toplumsal cinselliğimiz dinselliğimizle kodlanıyor, yani seyrettiğimiz, okuduğumuz her şeydeki içerikten bahsediyorum. Bizse cinselliğimizle güdüleniyoruz. İçine doğduğum bu toplum neye inanmamın doğru olduğunu düşündüyse ona inanarak yaşadım, inandığım şeyin ne anlama geldiğini hiç bilmesem de. Yani evet Müslüman’ım, tüm duaları ezbere bilsem de inanmamı istedikleri şeyin anlamını, özünü aslında bilmiyorum.” dedi.