Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Halihazırdaki dünyalılaşmanın tek yönlü işlemesi felaket olurdu, bir yanda "evrensel vericiler" , öte yanda "alıcılar" ; bir yanda "norm" , öte yanda "istisnalar" ; bir yanda dünyanın geri kalanının onlara bir şey öğretemeyeceğini sananlar, öte yanda dünyanın asla kendilerini dinlemek istemeyeceğine inananlar. Bunları yazarken sadece hegemonya eğilimini düşünmüyorum, ama gezegenin farklı köşelerinde kendini gösteren, bir bakıma birincinin tersi ya da negatifi olan ve bana aynı derecede kötü gelen başka bir eğilimi de düşünüyorum: küsme eğilimi. Ne çok insan kendini boşluğa kaptırıp ne olup bittiğini anlamaktan vazgeçmiştir. Ne çok insan etraflarındaki dünyanın nüfuz edilmez, düşman, insan yiyici, aklını kaybetmiş, şeytani olduğuna bir kere karar verdiği için evrensel kültüre yapacağı katkılarından vazgeçmiştir. Ne çok insan kurban rolüne sığınmaya istek duymuştur- Amerika'nın kurbanı, Batı'nın kurbanı, yeni teknolojilerin kurbanı, medyanın kurbanı, değişimin kurbanı... Bu insanların kendilerini gerçekten de haksızlığa uğramış hissettiklerini ve bu yüzden acı çektiklerini hiç kimse inkar edemez; bana talihsiz gelen onların tepkileri. Saldırıya uğramışlık zihniyeti içine kapanıp kalmak, kurban için saldırının kendisinden de yıkıcıdır. Üstelik bu, bireyler için olduğu kadar toplumlar için de geçerlidir. İçine kapanır, etrafına barikatlar yığar, kendini her şeyden korur, içine atar, aramaktan vazgeçer, keşfetmekten vazgeçer, ilerlemekten vazgeçer, gelecekten, şimdiki zamandan ve ötekilerden korkar.
Sayfa 101 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.