Gönderi

Kemal Sayar’ın dostu Mevlana İdrisî için yazdığı güzel şahitliklerle dolu yazısında, “Varlığı lâtif bir sabah esintisi gibi sizin de gerginliğinizi alırdı. Şimdi biz kocamış, yaşını başını almış adamlar, hangi ağacın gölgesinde serinleyeceğiz?” diyor. Ah, serin bi gölge olabilmek…şu dünya için ne kıymetli bir meziyet değil mi? “Güneşte gölge ol! Soğukta kaftan ol! Açlıkta ekmek ol!” diye buyurmuştu İsmâil Ata hazretleri. Acaba ben neyim ? Gül müyüm diken mi, gölge miyim, çöl mü? Niyâz ederim ki, inşallah iyi bir insân olabilme telaşındayım. Yürüdüğüm yol, seyreylediğim gökyüzü, bastığım izler, okuduğum kitaplar, yazdığım satırlar, dokunduğum çiçekler, açtığım kağıtlar, vardığım eşikler, girdiğim gönüller, tuttuğum eller ve bir gün beni bağrına basacak olan toprak incinmesin yeter.
·
1 artı 1'leme
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.