Malik'in, ma'ruf ve meşhur hadislere önem verdiği, insanların amel edegeldikleri rivâyetleri dikkate aldığı nakledilmektedir. Mesela hocası Zühri'den birçok hadis duyduğu halde onların hepsini nakletmemiş, "Niçin?" diye sorulduğunda "Amel onlar üzerinde değil" diyerek cevap vermiştir.
Malik'in bir hadisi rivâyet edip onu uygulamaması, dönemin ilim halkalarında hadisle re'yin iç içe geçtiğinin en büyük delilidir. O, bir muhaddis olarak hadisi rivayet ediyor, ancak bir fakih olarak onu uyguluyor ya da ihmal ediyordu.