Kitabın ilk 100 ve son 100 sayfası ne kadar hızlı aktıysa ortası o kadar akmadı bırakmamak için bir ara kendimi zorladığımı hissettim. Çünkü Felix’in sürekli git gelli halleri bir yerden sonra beni sıktı. Daha doğrusu Henriette ile tanıştıktan sonra o kadar yavaş ilerledi ki kitap bir konu bu kadar uzatılabilirdi diye düşünmekten kendimi alamadım. Tabi son sayfaların güzelliği kitabın durağanlığını biraz sildi diyebilirim.