Kitabı bir nefeste okudum. Bilmiyorum yeni anne olmanın verdiği taze duygularım mı beni bu kadar parçaladı. Yoksa her insanoğlu Samir bebek ve annesinin hikayesindeki yoğun acıyla burkulur mu. Kitapta o kadar güzel sosyal sorunlar işlenmiş ve o kadar güzel ege kasabası tasvirleri yer almış iken benim kitap bittiğinden beri aklımda tek soru var, sen olsan ne yapardın? Kitapta Deniz'in kaybında da Samir'in daha süt emerken annesinden ayrı kalmak zorunda olması ve bunu hayatı için yapmak zorunda olması beynime saplandı. Sürekli soruyorum kendime ve yanıt bulmak istemiyorum. Ah Zülfü Livaneli.. sen nasıl getirdin bu cümleleri ve karakterleri bir araya. Cidden anlatımın ustalığı ve konunun adeta duygularımla hormonlarım arasında git geli ile kitap unutmayacağım hikayeler arasına girdi. Balıkçı Mustafa ve eşi Mesude'nin denizde kaybettikleri evlatları yerine denizden gelen göçmen bir çocuğu Samiri koymaları ile başlarına gelen olaylar silsilesi anlatılıyor kitapta. Sonunda ise kavuşma ve ayrılık birlikte ve ben bu kitaba ağlama garantisi veriyorum.

Balıkçı ve OğluZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 202126,9bin okunma

22 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kitap.vesaire