Hikaye biraz durağan olmasına karşın benim yoğun dönemimde bana iyi geldi. Çünkü okuması yani dili akıcı olduğundan aralıklı okumam sorun yaratmadı. Sürükleyici bir solukta okunan bir kitap değil ama hikaye sakin ve hoş. Bronte kardeşlerin diğer kitaplarını ile karşılaştırınca olaya akışı biraz sönük kabul ediyorum. Bazı yerlerde neyse burayı uzatmayayım dediği halde sayfalarca o konudan bahsediyor olduğu bazı yerler var. Ama yine de hikaye sizi içine alıyor. Sıkmıyor.
Agnes GreyAnne Brontë · Can Yayınları · 2024618 okunma
Oğluma keyifle bir iki kere okudum. Uyku öncesi o resimlerine bakarken ben ona hikayeyi okudum. Yaş olarak daha büyük çocuklar için ilkokul seviyesi örneğin ancak resimli olduğu için siz okurken dinleyebilir. Sayfalar içinde bir çok resim olduğu için küçük bebekleri de sıkmıyor.
İleriye doğru akan sadece ırmaklar ve
nehirler değildir: Arkaya açılan tek kapılı bir sokak uçurumun dibine uzanabilir. Bu sokak onun gençliği, varoluşunun her bir dakikası, her bir saniyesi. Kaldırım taşlarının arasında bitmiş otlar midesi açlığını haykırırken iğneIere, șişlere dönüşüyor. Kapıyı kapatıp basamağa oturuyor. Susuyor, hiçbir şey istemiyor. Arkadaki o tek kapı ona yetiyor. Yaşlanmak, özel yeraltı mezarlarımızda gizlenmek için girdiğimiz gülünç bir kılık...
Saadet. Bunu düşünmesi için yaşlanması gerekmişti, öylesine durup dururken, saadetin ne olduğunu hiç öğrenmemiş, hiç anlamamışken. Saadet sonradan anlaşlan bir şeydir diyor kadın, ömründe bir kez olsun mutlu olmuş gibi.